Nesilleri tehlikeye atan hobi: Vahşi hayvan besleyen zengin çocuklar
● Zenginliğin yeni sembollerinden biri haline gelen yırtıcı ve vahşi hayvan besleme merakı hayvanların nesillerini tehlikeye atıyor.
● Dünyanın en tehlikeli hayvanları arasında yer alan bu kara hayvanlarına sahip olmak da oldukça pahalı ve zor. Yaban hayvanlarının hemen hepsi yasa dışı yollardan ülkelere sokuluyor.
● Bu hayvanları besleyen kişilerin sosyal medya hesaplarında etkin olması ve binlerce kişi tarafından takip edilmesi hayvanların ticaretinde tetikleyici rol oynuyor.
Dünyada hızla yayılan ve son yıllarda ayyuka çıkan 'vahşi hayvan sevgisi' toplumsal olarak tepki çekmeye devam ediyor.
Özellikle Körfez bölgesinde görülen yırtıcı ve vahşi hayvan besleme merakı erkekler arasında statü göstergesi olarak görülüyor.
Aslan, leopar ve kaplan gibi vahşi kedileri besleyen, beslemekle kalmayıp onlarla her şeylerini paylaşan gençler tüm dünyayı şaşırtmaya devam ediyor.
Vahşi hayvanların yanı sıra Kangal cins köpeklerine olan ilgileriyle de bilinen çok sayıda zengin Arap, Sivas’ta yetiştirilen Kangal cinsi köpeklerden satın almak için yoğun başvuruda bulunuyor.
Ancak bu talepleri karşılanmıyor. Nedeni ise Sivas Kangalı'nın, tescilli ve koruma altındaki ırklar arasında yer alıyor. Kangalların yurt dışına çıkarılması yasak.
Sosyal medyada gösteriş için
Bu yaban hayvanlarıyla Instagram ve Facebook gibi sosyal medya hesaplarından gösteriş yapılırken, bu hayvanlar için önlem alınması gerekiyor.
ABD'li yazar Michael Casey Vice olaya bakış açısını National Geographic için kaleme almıştı. Yazıda yabani hayvanların tasmalarla kontrol edilmek istendiğine işaret ederek şöyle diyor:
"Güçlü kasları ve siyah benekleriyle muhteşem bir çita ayakta durmuş dimdik objektife bakıyor. Çim bir alanda dikildiğini ya da güneşlendiği düşünebilirsiniz bu çitanın. Oysa kulakları kısılmış, boynunda bir tasma, beyaz renk lüks bir arabanın önünde poz veriyor."
Çoğunluğu Körfez ülkelerinden olan zengin çita sahiplerinin egzotik kedileriyle gösteriş yaptığı fotoğraflardan bol bol var Instagram'da öyle ki bu sayfaların takipçi sayıları da oldukça fazla. Evlerinde, lüks arabalarında ve hatta sürat motorlarında poz veriyor evcil çita sahipleri.
Çita almanın bedeli ne kadar?
Ancak dünyanın en süratlı kara hayvanına sahip olma tutkusunun bedeli yüksek. Çitaların hemen hepsi yasa dışı yollardan, genelde yavru olarak 15 bin dolar ve üstü fiyatlara satın alınıyor.
2012 yılında National Geographic'te yayımlanan bir makale, kanıtların yabani çita yavrusu ticaretinin büyük ölçekli olduğunu gösterdiğini öne sürmüştü. Ayrıca bir de esaret altında yetişen çitaların ticareti var. Doğadaki çita sayısının şu anda 7 binin altında olduğu tahmin ediliyor, yani 1900’den bu yana nüfuslarında yüzde 93 oranında azalma olmuş.
Bu nedenle geçtiğimiz yıl çitanın durumunu hassas olarak değiştiren Uluslararası Doğa Koruma Birliği, hayvanın karşı karşıya olduğu tehditler arasında yasa dışı ticareti de sıraladı.
Çitaların içinde bulunduğu zor durum, dünyanın en büyük yaban hayatı organı niteliğindeki 181 ülkenin imzaladığı Nesli Tehlike Altındaki Türlerin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme’nin (CITES) dikkatini çekti.
2014'te soruna çare bulması için bazı Afrika ülkelerinden baskı gören bir CITES çalışma grubu, çita ticaretiyle mücadelede yeterince çaba göstermediklerini öne sürerek Körfez ülkelerine seslenmişti. Raporun sonucu olarak, Kasım 2015’te çitaların yaşadığı ve evcil hayvan olarak talep edildiği 13 ülkeyi bir araya getiren bir seminer düzenlenmişti.
Namibya merkezli Çita Korumacılık Vakfı adına yasadışı ticareti araştıran Patricia Tricorache 2016 yılında, “Durum endişe verici,” demişti. 2019'a geldiğimizde ise bu konuda olumlu ve yapıcı bir adım hala atılabilmiş değil.
Yabani hayvanlar nerelerden getiriliyor?
Bu bölgelerde beslenen hayvanların Doğu Afrika’da yakalandığı, Somaliland ve savaşın hala insanlığı yok ettiği Yemen üzerinden kaçakçılığının gerçekleştirildiği iddia ediliyor.
2016 yılındaki bir rapor; 2005 yılından bu yana, 1000 çitanın yasa dışı yollardan satıldığı ve 250 olayın belgelendiğini ortaya koyuyor.
Hayvan kemikleri de 'tehlikeli' boyutta
New York merkezli Yaban Hayatı Koruma Derneği’nin uluslararası politikalar başkan yardımcısı Susan Lieberman, çita ticaretinin farklı olduğunu, fildişi, gergedan dişi, kaplan uzuvları gibi taleplerin Körfez’deki lüks evcil hayvan ticaretinin bir parçası olduğunu açıklıyor.
Bu bölgede aslan, kaplan, babun ve diğer egzotik hayvanlar birer statü sembolü olarak kabul ediliyor.
Instagram gibi sosyal medya sitelerinde binlerce kişinin takip etmesi ve ilgi duyması bu ticaretin tetikleyici rolünün en önemli faktörlerinin başında geliyor. 2014 yılı CITES raporu da bu konuya dikkati çekerek, “uluslararası çita kaçakçılığının üzerine gitmek için sosyal medya platformları, arama motorları ve e-ticaret platformlarından faydalanmasını ve çitaların korunması konusundaki farkındalığı artırmasını” istemişti.
Ülkeler ne yapmalı?
Çita ve Afrika yaban köpeği yayılım alanlarını kapsayan korumacılık programının –Yaban Hayatı Korumacılık Derneği ve Londra Hayvancılık Derneği’nin ortak projesi– Doğu Afrika koordinatörü Nick Mitchell, “utanç faktörünün” ülkeleri harekete geçirebileceğini söylüyor.
Bireysel olarak ne yapmalıyız?
Bireysel olarak yapılması gerekenlerin başında, toplumsal farkındalık ve sosyal medya üzerinden uluslararası hayvan haklarının uygulanmasına katkı sağlanabilir.
Kuveyt’in ülke olarak bu cezaları ağırlaştırdığı biliniyor, bu dünyada küresel bir sorun ve mücadele etmek adına ticaretinin azaltılması ve ortadan kaldırılması gerekiyor.