Münir Özkul, bundan bir yıl önce Bakırköy’de bulunan evinde hayata gözlerini yumdu. Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’de düzenlenen bir törenle son yolculuğuna uğurlanan ve Bakırköy’deki aile mezarlığına defnedilen usta için çok sayıda kişi gözyaşı döktü.
Usta oyuncu bugün saat 13.30'da kabri başında anılacak.
Münir Özkul Kimdir?
Münir Özkul, 15 Ağustos 1925 tarihinde İstanbul'un Bakırköy semtinde, eski Osmanlı paşalarından birinin torunu olarak dünyaya geldi. Küçük yaşlarda tiyatroya merak salmış olan Özkul, İstanbul Erkek Lisesi'ndeki eğitiminin ardından oyuncu olmaya karar vererek gözünü sahnelere dikti.
O zamana kadar yaşamını sürdürdüğü ve aşinası olduğu Bakırköy'de bulunan Halkevi'nde oyunculuğa adım attı. İlk amatör sahne deneyimlerini burada 1940 yılında gerçekleştiren Özkul, İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda bir süre oynadıktan sonra Ankara Devlet Tiyatrosu'na geçti. Ardından da, İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda profesyonel oyunculuk kariyerine devam etmeye başladı ve artık bağımsız çalışabilecek düzeye geldiğine kanaat getirerek, özel sektöre geçiş yaparak 1948 yılında Ses Tiyatrosu'nda sergilenen oyunlarda rol almaya başladı. Ancak buradaki çalışması uzun soluklu olamadı ve hemen ardından yine özel bir tiyatro olan Küçük Sahne'ye geçti.
Küçük Sahne, genç oyuncunun kariyerinin yükselişinde bir dönüm noktası oldu. Çünkü, ilk defa önemli bir oyunda rol alma şansı doğdu. Sadri Alışık, Nevin Akkaya, Şükran Güngör ve Cahit Irgat gibi güçlü oyuncularla, yönetmenliğini Muhsin Ertuğrul'un yaptığı ve Steinback'in aynı adlı romanından tiyatroya uyarlanan ''Fareler ve İnsanlar''da oynadı. Yeteneği Musin Ertuğrul'un gözünden kaçmayan Özkul, Küçük Sahne'de ayrıca, ''Yarış'', ''Onikinci Gece'', ''Aşağıdan Yukarı'' ve ''Karışık İş'' gibi başarılı oyunlarda da yer aldı.
1960 yılında arkadaşlarının isteği doğrultusunda Aksaray Bulvar Tiyatrosu'nu kurdu ve oyunlar sergilemeye başladı. 1962'de Bulvar Tiyatrosu, Münir Özkul Tiyatrosu adını alır.
Münir Özkul, 1949 yılında ilk kez rol aldığı film ''Vatan ve Namık Kemal''dir. Vatan ve Namık Kemal filminde ''soldan sekizinci asker'' rolüyle figüran olarak başlar sinemaya. Ardından 1951 yılında, senaryosu İhsan Koza ile Nazım Hikmet tarafından yazılan ve Vedat Ar'ın yönetmenliğinde çekilen ''Üçüncü Selim'in Gözdesi'' adlı bir İpek Film yapımında yer aldı. Hemen ardından, 1951'de, yine birer İpek Film yapımı olan ''Yavuz Sultan Selim ve Yeniçeri Hasan'' ile ''Lale Devri''nde yardımcı oyuncu olarak kamera karşısına geçen Özkul, aynı yıl, Muhsin Ertuğrul'un yönetmenliğinde çekilen ''Evli mi Bekar mı'' ve Baha Gelenbevi'nin yönettiği ''Barbaros Hayrettin Paşa'' adlı filmlerde başrol oynadı.
Yabancı sinemanın tipik karakterlerinden etkilenen Türk sinemasında, Burhan Felek tarafından Lorel-Hardi ikilisinin kendi kültürümüze uyarlanmasıyla dönüştüğü Edi-Büdü ikilisinin 1952 yılında sinemaya aktarılmış versiyonu olan ''Edi ile Büdü Tiyatrocu'' ve ''Edi ile Büdü'' filmlerinde Vasfi Rıza Zobu ile birlikte rol alan Özkul, artık sinema çevrelerinde adını duyurmaya, halktan büyük ilgi görmeye başlamıştı. İlk yıllarında genellikle İpek Film yapımlarında yer alan oyuncu, çoğu zaman komedi türü filmlerde rol aldı ve özellikle mimikleriyle, samimi tavırlarıyla halk tarafından kısa sürede benimsendi. Ancak asıl başarısını Arzu Film yapımlarıyla yakaladı.
1 Nisan 1996'da Atatürk Kültür Merkezi'nde Münir Özkul için düzenlenen veda töreninde, jübilesini yaparak tiyatro sahnelerine veda etti. Gecenin sonunda Münir Özkul sahneye geldi ve artık onunla özdeşleşmiş tiradı okudu: ''Aktör dediğin nedir ki? Oynarken varızdır. Yok olunca da sesimiz bu hoş kubbede bir hoş seda olarak kalır. (...) Artık kendimiz yoğuz. Seyircilerimiz de kalmadı. Ama repliklerimiz fısıldaşır durur sabaha kadar. Gün ağarır, temizleyiciler gelir, replikler yerlerine kaçışır. Perdeee!'' 2015 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Yönetmeliği kapsamında, sinema alanında ödüllendirildi.
Sanat yaşamı boyunca 400'e yakın sinema filminde ve sayısını kendisinin bile tam olarak bilmediği sayıda tiyatro oyununda rol alan Münir Özkul adına, 26 Mart 2005 tarihinde İstanbul Beylikdüzü Academia Center içerisinde ''Münir Özkul Sahnesi'' açılmıştır.
80'li yıllarda duraklama dönemine giren Yeşilçam'da video filmlerine yönelişi izleyen Özkul, bu dönemde kalitesi düşük birtakım sinema ve video filmlerinde rol aldı. Ardından, tek televizyonlu dönemin sonlarına doğru dizi çekimlerinin artış göstermesiyle birlikte, 1987 yılında TRT'de yayınlanmak üzere çekilen ''Uzaylı Zekiye'' adlı dizi için kamera önüne geçti. Bu dizinin ardından birkaç filmde daha rol alan ünlü oyuncu, içkiye olan düşkünlüğünün de etkisiyle sağlığı ile ilgili sorunlar yaşamaya başladı ve özel projeler dışında herhangi bir çalışma yapmadı. Hayatının önemli bir kısmını alkolle savaşarak geçirdi. 1990'lı yılların ortasında alkolü tamamen bıraktı. 1995 yılında, Kemal Sunal'la birlikte, ''Şaban ile Şirin'' adlı filmde yer aldı.
Oynadığı Tiyatro oyunlarından bazıları : Fareler ve İnsanlar Karakolda Yarış Sevgili Gölge Hamlet Kanlı Nigar Yorgun Matador Keşanlı Ali Destanı Sersem Kocanın Kurnaz Karısı Aşkımızın Gemisi Fındık Kabuğu İbişin Rüyası
Güldür Güldür'den gözyaşlarına boğan Münir Özkul vedası!
Hayat
Onun ardından: Sinemada bir değer Münir Özkul
Hayat
Sinemada yaşayan bir değer Münir Özkul
Münir Özkul; kimileri için idealist Mahmut hoca, kimileri için çocuk gibi inatçı Kazım efendi ama en önemlisi sinemanın yufka yürekli babası.