Google, çekirdekten yetiştiriyor: 'Çocuklara sahte haber tespiti öğretilecek'
Birçok farklı şirket tarafından özel bir ihtimamla gerçekleştirilen 'medya okuryazarlığı' eğitimlerine Google da dahil oldu.
Eğitim konusuna çocukları da adapte etmek isteyen şirket, dijital güvenlik ve vatandaşlık müfredarı olarak tanımlanan 'Be Internet Awesome'a medya okuryazarlığını eklediğini duyurdu.
Bilginin doğruluğunu farklı kaynaklardan teyit etme üzerine kurgulanan sistem, 'yalan haberlerin' yayılmasını önlemeye çalışacak.
Sağımız solumuz, önümüz ve arkamız medya oldu. Hatta uzunca bir zamandır sosyal medya. Günümüzde yaşamını sürdüren herhangi bir insan, kendini mağaraya kapatmamışsa, ister istemez medyayla iç içe yaşamak durumunda kalıyor. Bu durumdan kaçmak pek de mümkün değil. Özellikle çocubk ve gençlerin aşırı medya kullanımı bir bağımlılığa dönüşürken bunu eleştiren çok sayıda çalışma akademik camiada ve sanat dünyasında dillendirilmeye devam ediyor. Medya kullanımına dair bağımlılık öyle bir seviyeye evrildi ki, Yeşilay, bağımlılıklar listesine teknolojiyi de ekledi.
Özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde okul düzeyindeki çocuklar, evlerinde uzun süre kalıp dışarı çıkmamaları nedeniyle hem sosyalleşemiyor hem de sağlıksız bir şekilde büyümek durumunda kalıyor. Bu duruma güzel bir çözüm olarak nitelendirebileceğimiz bir gelişme birkaç sene önce 'oyun dünyasından' geldi. Bağımlılıkları en azından yürümek gibi faydalı sayılabilecek bir aktiviteye entegre eden Pokemon Go, genç-yaşlı birçok insanı sokaklara dökmeyi başarmıştı. Dışarı çıkmak için çözüm aramak mantıklı sayılabilir fakat içerisinde bulunulan duruma değer katmak için geliştirilen, özel çalışmalar yürütülen çok sayıda gerçeklik de mevcut. Bu gerçeklikler arasında 'medya okuryazarlığı' da yer alıyor.
Teknolojiden kaçmanın bir çözüm olması ortadayken son yıllarda genelde teknoloji, özelde ise medyanın akıllıca kullanımı üzerinde durulmaya başlandı. Medya okuryazarlığı, Millî Eğitim Bakanlığı’nın RTÜK ile işbirliği içinde müfredata eklediği Medya Okuryazarlığı dersi ile duymaya başladığımız bir kavram. Hepimiz medyada bir şeyler okuyor ve yazıyoruz zaten diyorsanız, medya okuryazarlığı bundan daha fazlası. İnsanları medyanın zararlarından korumak değil onların kendi bağışıklık sistemlerini geliştirmeleri sağlamak amaçlanıyor. Yani farkındalığı artırma ile ilgili. Tanımlayacak olursak medya okuryazarlığı, kitle iletişim araçları yoluyla elde edilen bilgileri çözümleyerek bağımsız yargılar geliştirmemize yardımcı olan eleştirel düşünme becerisidir.
Medya okuryazarlığı neden önemli?
Medya okuryazarlığı tüm toplum için büyük bir önem arz ediyor ve bu durumun çeşitli ve oldukça derin nedenleri mevcut. Nedenler şu şekilde sıralanabilir:
- 1. Tüm medya yapıtları bir yönüyle kurgudan ibarettir.
- 2. Medya bir gerçekliği yansıtmaz, kendi gerçekliğini meydana getirir.
- 3. Güç odakları, hegemonyalarını devam ettirmek için medyayı kullanır. Amerika Birleşik Devletleri, Afganistan'ı işgal etmeden önce propaganda ile halkın %95'lik desteğini almıştı.
- 4. Kelimeleri okumak kadar onların ardındaki dünyayı okumak da önemli. Örtülü (sübliminal) mesajlar her ne kadar yasaklanmış olsa da kontrol edilemiyor.
- 5. Popüler kültür ürünleri yalnızca bir eğlenceden ibaret değil. Bu ürünler, eğlenceden ibaret olmadığı gibi zannedildiği kadar masum da değil. (Bu konuyu derinlemesine anlatan bir kitap tavsiyesi: 'Henry A. Giroux'tan 'The Mouse That Roared')
Medya okuryazarlığı, medyanın bahsedilen özellikleri, zayıf ve güçlü yönleriyle mücadele edebilmenin yahut medya süreçlerini en az zararla atlatmanın bir yöntemi olarak değerlendirilebilir. Medya okuryazarlığı bu derece önemli bir noktaya gelmişken dev şirketlerin de bu eğitimlere ve bu farkındalığa kayıtsız kalması beklenemezdi. Son olarak Google, çocuklara sahte haberleri tespit etmeyi öğretecek bir çalışma başlattı. Bu çalışma kapsamında Google, çocukların dijital dünyayı daha güvenli biçimde keşfetmelerini sağlamak için medya okuryazarlığı eğitimi veriyor.
"Sosyal medya çok önemli. Bir müşteriyi eğer gerçek hayatta mutsuz ederseniz mutsuzluğunu 6 kişiye söyler, onu sanal dünyada mutsuz ederseniz 6.000 kişi mutsuzluğundan haberdar olur."
--- Jeff Bezos ---
Çocuklar için birçok konuda güçlü bir farkındalık oluşturulması hedefleniyor
Bu hafta içerisinde bir açıklama yayınlayan Google, çocuklar için hazırlanan dijital güvenlik ve vatandaşlık müfredatı olarak tanımlanan 'Be Internet Awesome'a medya okuryazarlığını da eklediğini resmen duyurdu. Google'ın programda meydana getirdiği bu değişikliğin nedeni, çocuklara sahte haberleri tespit etmeyi öğretmek olarak değerlendiriliyor. Program için altı yeni medya okuryazarlığı aktivitesinin daha tanımlanmış olması yönergenin daha makul koşullara teşne olmasını sağlıyor. Google'ın eklediği yönergelerle birlikte çocuklar,e-dolandırıcılık saldırılarından nasıl korunacakları, botların ne olduğu, bir bilginin doğru olduğuna nasıl karar verileceği, kaynakları nasıl değerlendirecekleri, sahte URL’leri nasıl belirleyecekleri vb. gibi konularda bilgi sahibi yapılmaya çalışılacak.
Birçok farklı uzman, içerisinde bulunduğumuz dijital çağ süresince medya okuryazarlığının güvenlik ve vatandaşlık için ciddi bir zorunluluk olduğuna inanıyor. Bu doğrultuda Google da, çocuklara sadece bilgi öğretmiyor, aynı zamanda çevrimiçi kaynakları tararken sahip olmaları gereken eleştirel düşünme becerilerini geliştirmelerini sağlayan aktiviteler veriyor. Eğitimin asıl amacı, çevrimiçi ortamda gördüğümüz her içeriğin doğru ya da güvenilir olmayabileceğini çocuklara anlatmak. Ayrıca bilgilerinin ya da kimliklerinin çalınması gibi kötü niyetli olaylarla da karşılaşabileceklerini öğretmek.
Google'ın eğitim sürecine dahil olan çocuklar, önce e-dolandırıcılık saldırılarının nasıl gerçekleştirdiğini, neden tehdit edici olduğunu ve nasıl korunabileceğini öğreniyor. Bu aşamadan sonra şüpheli yazı, gönderi, arkadaşlık isteği, fotoğraf ve e-postalara nasıl bir cevap verilmesi gerektiğine dair çeşitli canlandırma ve tartışmalara teşne ediliyor. Çocuklar, botlarla ilgili kısımda ise yapay zekanın nasıl çalıştığını öğrenip bir insan ve bir robotla konuşmak arasında ne gibi farklar olduğunu karşılaştırıyor.
Bilginin doğruluğu farklı kaynaklardan kontrol ediliyor
Medya okuryazarlığı kısmında ise güvenilir kaynağın ne olduğu, bir kişinin bir alanda uzman olmasının o kişiyi her alanda uzman yapmadığı öğretiliyor. Bununla ilgili yapılan bir sınıf içi aktivitede, çocuklar internette gördükleri ya da sınıfta öğrendikleri konuyla ilgili bir soru seçip cevabını internette arıyorlar. Böylece kaynakların güvenilir olup olmadığını anlama çalışmaları yapmış oluyorlar. Güvenilir kaynakları diğer güvenilir kaynaklarla karşılaştırarak çeşitli kaynaklardan kontrol yapmaları gerektiğini de öğreniyorlar. Zira program 'Kontrol ettiğiniz kaynakla aynı fikirde olan başka kaynaklar bulamıyorsanız o kaynağa güvenmemelisiniz.' diyor.
Eğitim sürecine öğretmenler ve aileler de dahil olabilir
Google'ın eğitim sürecinde yanıltıcı URL gibi ipuçları kullanılarak sahte haberlerin nasıl anlaşılacağı ve tespit edileceği de öğretiliyor. Program, bu durumu 'İnsanlar kimi zaman bazı şeylere aşırı bir tutkuyla inanır, bağlanır. Bunun için de gerçeği değiştirip farklı yansıtarak onlarla aynı fikirde olmamızı sağlamak ister. Bu şekilde değiştirilen bilgiler haber gibi sunulduğunda buna dezenformasyon (yanlış bilgi) denir.' şeklinde açıklıyor.
Çocuklar, bazı internet sitelerinin 'clickbait' dediğimiz, 'şok edici', 'inanılmaz' gibi tık tuzağı kelimeler seçtiğini yahut haberle alakalı olmayan görseller tercih edebileceğini de öğreniyor. Google'ın bu özel programının hedeflerinden biri de, çocuklara yalnızca şüpheli gördükleri haberleri değil internette karşılaştıkları tüm haber ve bilgileri kontrol etme alışkanlığı kazandırmak. Program, hem öğretmenler hem de aileler için çevrimiçi ortamda hazır durumda.