Doğayla bütünleşen 'Jeodezik' kubbeler
Bourgeois/Lechasseur mimarlık tarafından yapımı tamamlanan, jeodezik kubbe şeklinde tasarlanan bungalov tarzı ahşap evler turistlerin epey bir ilgisini çekeceğe benziyor. Kanada’nın Petite Rivière Saint François ormanlarında, dağın yamacına kurulan bu turizm tesisleri, minimal yapısıyla dikkat çekiyor. Dağlık araziye kurulmuş ahşap evler, doğayla bütünleşme açısından müşterilerine eşsiz bir fırsat sunuyor.
Saint Lawrence Nehri, Amerika'nın New York Eyaleti'nden başlayıp Kanada'nın içerisinden geçerek Atlas Okyanusu'na dökülüyor. Bu devasa nehrin geçtiği güzergahta kıyısı olan bölgeler ise doğal güzellikleriyle büyülüyor.
Lawrance Nehri yakınlarında yer alan, Kanada Saint François ormanlarının yamaçlarına kurulmuş, doğayla iç içe olan yapısıyla dikkat çeken, jeodezik kubbeli bungalov evler ise bizim asıl konumuz.
Daha büyük bir turizm projesinin parçası olan bungalov evlerin tasarımı, dağlık araziye bakan ayrı bir ahşap veranda ve açık hava terası ile tamamlanmaktadır.
Jeodezik kubbeli yapısı bu evlerin en dikkat çeken özellikleri arasında yer alıyor.
Doğanın bir parçası haline gelen kubbeli evler, Lawrance Nehri'nin görünümü ve doğal ışığın yansımasını en üst düzeye çıkaracak şekilde tasarlanmıştır.
Kubbelerin tasarımında, içerisinde gri brandayla sarılmış, rahat bir dokunuş katan ve sıcaklığın korunmasına yardımcı olan radyant bir beton zemin tercih edilmiştir.
Evlerin içerisinde siyah aoredinamik bir yapıya sahip mutfak, bir büyük yatak ve duşlu banyo yer almaktadır.