"Kim itiraz ediyorsa darbecilerden farkı yoktur"
Başbakan Binali Yıldırım, Burdur'da partisin 6. olağan kongresinde konuştu. KHK düzenlemesi ile 15 Temmuz'da darbecilere direnen sivillere getirilen yargı muafiyetini yöneltilen eleştirenleri hatırlatan Yıldırım, "Tankların üzerine çıkan darbecileri derdest edip emniyete teslim eden kahraman vatandaşlarımızı korumak için kanun çıkardık. Buna kim itiraz ediyorsa, bizim için darbecilerden farkı yoktur, dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Burdur'da partisin 6. olağan kongresinde konuştu. Yıldırım'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
15 Temmuz, o karanlık gece, o alçakların, FETÖ'cülerin bu bayrağı indirmek, bu ezanları dindirmek için gözünü kırpmadan vatandaşın üzerine mermilerle, bombalarla saldırdığı o gece her Burdurlu kardeşimiz birer kahraman oldu, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın davetiyle meydanları doldurdunuz. Allah sizden razı olsun. Ülkeyi alçaklara teslim etmediniz, ay yıldızlı bayrağı indirtmediniz, ezanları dindirtmediniz.
Bir yiğit çıktı 'Yalnız değilsiniz' dedi
Dünya Somali'yi unutmuştu. Açlık, yoksulluk, terör, çaresizlik Somali'nin kaderi olmuştu. Bir yiğit çıktı Recep Tayyip Erdoğan, 'Yalnız değilsiniz' dedi ve oraya bizatihi giderek dünyaya 'İnsanlık ölmedi, Türkiye burada, Recep Tayyip Erdoğan burada' dedi. Ondan sonra biz Somali'nin havaalanını da açtık, Somali'de terörle mücadeleye gerekli eğitimleri de verdik, hastanesini de limanını da açtık. Orada hayatı normale döndürdük.
Şimdi Somali ayağa kalkıyor, geleceğini inşa ediyor. Sadece Türkiye'de değil, sadece 81 milyon vatandaşımızın değil, etrafımızdaki masum, mağdur ülkelerdeki o çaresiz insanların da derdine deva oluyoruz. İşte onun için gün birlik olma günüdür, gün beraber olma günüdür. Biriz, beraberiz, biz birlikte Türkiyeyiz.
Suriye'de devam eden 7 yılı bulan iç savaşı, karışıklıkları sona erdirmek için Rusya ile İran ile inisiyatif aldık ve çatışmasızlığı önemli ölçüde sağladık. Bundan sonraki adım, kalıcı barışa erişmek. Yani, Suriye'de teröre bulaşmamış olan bütün grupların, bütün etnik yapıların içinde yer alacağı bir Suriye'nin toprak bütünlüğünü gözeten yeni bir hükümetin kurulması, artık kalıcı barışın sağlanması.
"Biz vatandaşları korumaya aldık"
Son günlerde bir tartışma var, önüne gelen konuşuyor, neymiş? 'Biz bir düzenleme yapmışız, vatandaşları korumaya almışız'. Ne yapacaktık? Darbeye karşı, alçakların karşısına hayatını koyan insanlara 'Siz niye buraya geldiniz de bu darbeyi önlediniz' mi diyecektik?
Neymiş efendim, 'Darbeye direnen vatandaşları koruyan kanun çıkardınız'. Ne var bunda? Yani bir daha darbe girişimi olursa vatandaşlar sokağa çıkmasın mı, memlekete sahip çıkmasın mı? 'Niye geldiniz, darbe olsaydı, başarılı olsaydı' onu mu istiyorsunuz? Sayın Kılıçdaroğlu şunu iyi öğrenmen lazım, Türkiye'yi işgal etmek isteyenlere, Türkiye'nin anayasal düzenini ortadan kaldırmak, Meclis'i bombalamak, hükümeti alaşağı etmek, kurumları silah zoruyla ele geçirmek isteyenlere direnmek bir görevdir, meşru müdafaadır, Türk milleti de bunu en güzel şekilde yapmıştır.
Hukuki düzenlemede hiçbir sorun yok, hiçbir belirsizlik yok, düzeltmeyi gerektirecek bir durum da yok. Ama mesele iş yapmak, vatandaşın sorununu çözmek değil, vatandaş üzerinden polemik oluşturmak, siyaset yapmak. Böylece akılları sıra vatandaş bir daha darbe işine hiç karışmasın, darbecilerin ekmeğine yağ sürülsün. 81 milyon vatandaşımızın hukukuna sonuna kadar sahip çıkacağız, yağma yok.
"Kim itiraz ediyorsa darbecilerden farkı yoktur"
O darbecilerin üzerine giden, tankların üzerine çıkan darbecileri derdest edip emniyete teslim eden kahraman vatandaşlarımızı korumak için kanun çıkardık. Buna kim itiraz ediyorsa, bizim için darbecilerden farkı yoktur, bu kadar açık söylüyorum.