İsrail ordusu, sivilleri güneye göçe zorluyor

HABER MASASI
Abone Ol

Son 24 saatte Gazze'de 400'den fazla noktayı hedef alan İsrail ordusu, Filistinli sivilleri güneye göç etmeye zorluyor.

İsrail ordusu, yoğun bombardıman altında tuttuğu Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki bazı bölgelerde, Filistinli sivilleri güneye göç etmeye zorluyor.

İsrail ordusunun, Gazze’nin kuzeyindeki saldırılarda can kayıpları artırırken, sivilleri göçe zorlamaya devam ediyor.

Evlerini terk etmeleri isteniyor

Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X sosyal medya platformundan yaptığı Arapça açıklamada, İsrail’in saldırılarını yoğunlaştırdığı Gazze’nin kuzeyindeki Cibaliye, Şucaiyye, Zeytun ve Eski Şehir bölgelerinde yaşayan Filistinli sivillerden evlerini terk etmelerini istedi.

Gazzeli kadın

  • İsrail ordusu, son 24 saatte abluka altındaki Gazze Şeridi’nde 400’den fazla yerin hedef alındığını açıklamıştı.

Ne olmuştu?

Ordu ayrıca, İsrail’in daha önce “güvenli yer olduğunu” iddia ettiği ve kuzeydeki Filistinlilerin sığındığı, Han Yunus’a da 50’den ziyade hava saldırısı düzenlediğini duyurmuştu.

İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalara 4 gün "insani ara" verilmesine ilişkin uzlaşma, 24 Kasım Cuma günü saat 07.00'de (TSİ 08.00) uygulamaya girmiş ve daha sonra 3 gün daha uzatılmıştı.

İsrail ordusu, 1 Aralık'ta, “insani ara"nın sona ermesinin hemen ardından Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına yeniden başlamış, bu saldırılarda çoğu çocuk ve kadın en az 178 kişi ölmüş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.

Gazze Denizi için masadaki Türkiye planı: Amiral Cihat Yaycı anlatıyor
İsrail'in Filistin'in deniz ülkesini gasp etmesi, bu bölgedeki kaynaklar ve çıkış yolları, Filistin'in Türkiye ile deniz yetki alanları anlaşması yapma potansiyeli, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti lehine strateji geliştirme, ve bu süreçlerin Amerika'nın etkisi ile ilişkisi gibi konulara odaklandık.

Öne çıkan bir konu ise Gazze'deki doğal gaz ve petrol kaynaklarıydı. Bu kaynakların, bölgedeki enerji dengelerini nasıl etkileyebileceği, özellikle Türkiye'nin doğal gaz ihtiyacını karşılamak adına önemli bir potansiyele sahip olduğunu ve Antalya Körfezi'nde bulunan gaz hidratların, Türkiye'nin uzun vadeli enerji ihtiyacını karşılayabilecek potansiyele sahip olduğunu belirttik.

Daha sonra, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin bölgedeki politik hamleleri üzerinde durduk. Bu yönetimin 2003 yılında başlattığı enerji araştırmaları ve diğer ülkelerle yaptığı anlaşmaların, bölgedeki dengeyi nasıl etkilediğini değerlendirdik. Özellikle, İsrail ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasındaki anlaşmanın, Filistin ve Türkiye ile ilişkileri nasıl şekillendirebileceği konusunu ele aldık.

Son olarak, Amerika'nın bu süreçteki rolünü ve Amerikan yönetiminin bölge üzerindeki etkisini değerlendirdik. Özellikle, Biden yönetiminin Yunan, Rum ve İsrail yanlısı politikalarını eleştirdik ve bu politikaların bölgesel dengeye olan etkilerini analiz ettik.