Hayatımız boyunca hep sığındığımız 10 klişe düşünce

Halbuki bunun böyle olmadığı bilimsel olarak ispat edilmiştir. İri kemik diye bir olay yoktur. Tam tersine herkesin kemik yapısının ağırlığı eşittir. Özetle: Boğazını tutarsan, kemiklerini iriletmene gerek kalmaz.

Çünkü biz en mükemmeliz, o bizi hak etmemiştir. Aslında bir bakıma kendimizi kandırırız. Doğruyu kabullenip daha kolay atlatabileceğimiz acılarımız ve hayal kırıklıklarımız için...

Metabolizması ağır ve yavaş çalışan insanların daha kolay kilo almaları olağan bir durumdur. Fakat her nedense insanlar bunu kötü ve olumsuz bir olay görüp, belirli klişeler ile üstünü örtmek isterler. Bunun için sığındıkları cümlelerin başında da "su içsem yarıyor" gelir.

Eğer düşük bir not aldıysanız bunun sebebi sorunlu hocalarınızdır, ama olur da yüksek bir not alırsanız; bu sizin süper zekanıza bağlıdır.

Artık neredeyse bayatlamış olan klişedir. Eğer bir ödev verilmiş ise ve o unutulmuşsa bahane hazırdır. Öğretmenler halen daha buna inanırlar mı; orası da bir muallaktır.

Çocuğu okula giden velilerin en büyük klişesi olarak kendine yer bulmaktadır. Belkide; olması istenenin cümle olarak sunulmuş halidir.

Günümüz toplumunda belgesel izlemek demek kültürlü görünmek ile eş değer kabul edilmektedir. Televizyon izlemiyorum yalnızca belgesel cümlesinde kast ettikleri belgeselin türü de bu kişiler için hayvanlar aleminden öteye geçmiyordur kuşkusuz.

Böyle denir ancak gerçek tam da kastedilen gibidir. Yorum yapmaktan kasıt da bahsedilen kişi hakkında bir düzine ithamlarda bulunur. E! Bu da dedikodu değil de nedir Allahınızı severseniz.

Siz ne uyanamamış ne de hazırlanamamış bir haldesinizdir. Telefonunuz çaldığında henüz yataktaysanız bile cevabınız; trafikteyim, tünel çok sıkışık vb. cümleler olur.

Herkes emekli oldu mu boğucu İstanbul hayatından kurtulmak istediğini ve mutlaka Ege'ye yerleşeceğini söyler fakat hiç kimse emekli olunca bu hayalini gerçekleştirmez.