Gerçeğinden ayırt edemeyeceğiniz ölçüde realizm kokan eserler
Realizm hem sanatta hem edebiyatta gerçeği yansıtma durumudur. Akımın sanatçıları da yine aynı şekilde bu düzende, özellikle etkileyici ve gerçekçi sanat eserleri ortaya çıkarma çabasındadır.
Bu doğrultuda sanatçıların amaçları kendi duygularını içinde barındırabilecek, etkileyici ve gerçeğe en yakın eserler oluşturmaktır. Realizmde en zor nokta, belki de gerçekçiliği resmedebilmek, gerçeğe en yakın resmi oluşturabilmektir. Çoğu sanatçı realist resim oluşturmanın özel bir yetenek gerektirdiğini söylese de, bu genel geçer bir bilgi değildir.
- Van Gogh, Rembrandt, Johannes Vermeer, Osman Hamdi Bey gibi popüler ressamlar realist eserlerinin neredeyse hepsinde duygularını, düşüncelerini ve hayal gücünü barındırıyor.
Antik Yunan'dan bugüne realizm her daim Batılı sanat severlerin gözdesi durumundayken 1960'lı ve 70'li yıllarda resim sanatı realizmin zirvesine ulaştı. Bu yükseliş, beraberinde “fotorealizm” ya da “hiperrealizm” gibi akımları da ortaya çıkardı. Günümüzde popülerliğini korumaya devam eden hiperrealizmi, fotorealizmden ayıran temel nokta ise bu akımı benimseyen sanatçıların eserlerine kendi anlatılarını ve duyguları katması olarak ifade edilebilir.
Tüm bu akımların sentezinden ortaya çıkan eserler kimi zaman gerçeğe öyle yakındır ki, gerçek ve eser arasında ayrım yapamazsınız. İşte gerçeğinden ayırt edilemeyecek ölçüde realist eserler!