Ekran değerlendirmesi: Seyirci dizilere küstü!
Yeni sezona girerken, dizilerden gelen sonuçlar pek de iç açıcı değil. Bu durum; seyircinin ekrana küstüğü şeklinde yorumlanıyor.
Tamamen dizilerden oluşan bir televizyon ekranı, yeni mesleklerin türemesine de olanak sağlar. Dizi oyunculuğu da bunlardan biridir ya da dizi yönetmenliği ve yazarlığı...
Sektör bu kadar ilerlemişken, yapımların aldıkları izlenirlikler pek de başarılı değil. Öyle bir durum ki; artık elde edilen 4 reyting bile yüksek kabul edilir oldu.
Bir diziyi izleten 3 etmenin ne olduğunu bir önceki içeriğimiz içerisinde belirtmiştik.
Peki tüm bu durumun sebebi ne? Konu, oyuncu, yönetmen? Bu konuya; eski yapımları reytinglerde üst sıralara oynarken, son rol aldığı dizisi 1 aylık bir süre içerisinde yayından kalkan Kenan İmirzalıoğlu üzerinden bakmak güzel bir örnek olacaktır.
Oyuncu, Best Model'den elde ettiği birinciliğin ardından başrolle oyunculuğa başlamıştı. Deli Yürek dizisindeki rolü o kadar beğenildi ki, diğer işleri de benzeri şekilde geldi.
İmirzalıoğlu, yer aldığı dizi ve filmlerde hep birbirine benzer roller oynadı ancak her seferinde gişe ve reyting başarısına ulaştı. Özellikle Ezel bu anlamda farklı oldu.
İmirzalıoğlu, Karadayı ile reytinglerde 3 sezon boyunca birinciliği elde etmeyi başardı. Zirvede bitirdiği televizyon macerası öyle başlar diye beklendi ancak olmadı.
İmirzalıoğlu, tüm bu başarılarını Fatih dizisinde sürdüremedi. Dizi, Karadayı ve diğer projeler gibi başarıya ulaşamadı. Peki neden? Oyuncu aynıydı, öyle ki kadro oldukça iddialıydı.
Dizi tarih dizisiydi ancak diğer tarih işleri gibi kurgusal bir yapıya dayanıyordu. Bu durum seyirciden geçemedi. Hal böyle olunca kadro da pek etki sağlayamadı ve dizi erken final yapmak zorunda kaldı.
Benzerlik konusu sadece bu dizi için değil, diğer işler için de geçerli bir etmen. Hikayelerin ve karakterlerin daha önce yayınlanmış olan işlere benzerliği, seyirciyi yapımdan hatta zamanla televizyondan soğutuyor. Bu durum, televizyona küs seyirciyi meydana getiriyor.