Dünyadaki tatlı su rezervleri: 'Su' bir savaşın sebebi olabilir mi?
Hızla artan dünya nüfusu ve çeşitlenen ihtiyaçlar nedeniyle ekonomik, politik ve çevresel konulardaki mücadeleler ve çekişmeler çok daha ciddi boyutlara ulaşmış durumda. 2050 yılına doğru dünya genelinde sürekli su sıkıntısı çeken kişi sayısı 4 milyarı aşmış olacak. Peki yıllardır konuşulan 'su yüzünden savaş çıkacak' teorileri doğru mu?
Birleşmiş Milletler’in verilerine göre, 2050 yılına doğru sürekli su sıkıntısı çeken 4 milyarı aşkın insan olacak!
Dünya’nın su kaynakları nasıl
Dünyanın yüzde 70’i suyla kaplı olmasına rağmen, tatlı su oranı sadece yüzde 3 dolaylarında. Atlı suya ulaşmak ise hiçte kolay değil, tatlı suların yaklaşık yüzde 70’i dağlarda ve kutuplarda kilitli halde. 1.4 milyar insan temiz ve güvenli suya erişemiyor ve bu insanların yüzde 80’i kırsal alanlarda yaşıyor.
- Su kaynaklarına göre ülke sıralamasında ilk sıra yenilenebilir su miktarı 8233 m3 ile Brezilya olurken, 4508 m3 ile Rusya iki, 3069 m3 yenilenebilir tatlı su miktarı ile ABD üçüncü sırada yer alıyor.
- Türkiye 211,6 m3 ile 42. sırada.
Ortadoğu’da su krizi
Suudi Arabistan, suyun tuzdan arındırılması açısından dünya lideri konumunda bulunuyor. Arabistan’ın yıllık ürettiği tatlı su miktarı, dünya genelindeki ortalama miktarın yaklaşık yüzde 18’ini buluyor. Suudi Arabistan’ın yılda ürettiği tahmini tatlı su miktarı 1.06 milyar m3 olurken, 0.3 milyar m3 ile onu Bahreyn takip ediyor.
Uzmanlar ne diyor?
Rusya Bilim Akademisi’ne bağlı Su Sorunları Enstitüsü Müdürü Viktor Danilov-Danilyan gelecekte su yüzünden bir küresel savaşa neden olup olmayacağı hakkındaki görüşünü şöyle açıklıyor:
"Tatlı su kıtlığını gelecekte küresel savaş ve çatışmalara yol açacağı senaryoları pek gerçekçi değil. Gelişmiş ülkeler, deniz suyunun tuzdan arındırılmasının maliyetinin (1 metreküp suyun tuzdan arındırılmasının maliyeti 50 cent) askeri harcamalardan çok daha az olduğunu çok iyi biliyor. Ama gelişmekte olan ülkeler arasında sınır ötesi nehirlerin suları yüzünden anlaşmazlıklar sık sık yaşanıyor, bu da elbette bölgesel çatışma tehdidi oluşturuyor."
Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) Su Araştırmaları Programı Uzmanı Seyfi Kılıç, “Fırat ve Dicle nehirlerinin su potansiyeli Türkiye, Irak ve Suriye için makul ölçülerde yeterli. Su sorununun savaş sebebi olarak gündeme gelmesi dahi çok doğru değil. Savaş çıkarmak istedikten sonra her sebep yeterli gibi görülecek olsa da; su sorunundan bir çatışma çıkacağı kanaatinde değilim. Çünkü savaş çok maliyetli bir iş.” ifadelerini kullandı.
Uzmanlar suyun savaşa neden olacağını düşünmüyor
- Tamamen ikame edilemeyen bir kaynak olan su, yaşayan bütün canlılar için çok önemli bir doğal kaynak. Son 20 yıl içinde artan insan nüfusu ve ihtiyaçların çeşitlenmesi küresel bir su krizini gündeme getirse de uzmanlar aynı görüşte değil.
- Hızla artan dünya nüfusu ve su talebiyle birlikte ekonomik, politik ve çevresel konulardaki mücadeleler ve çekişmeler çok daha yaygın ve ciddi boyutlara ulaşmış durumda. BM verilerine göre, 2050 yılına doğru dünya genelinde sürekli su sıkıntısı çeken kişi sayısı 4 milyarı aşmış olacak.
WWF-Türkiye eski Genel Müdürü Tolga Baştak dünyadaki su oranını şöyle özetlenmişti:
“Yerküre üzerindeki suyun tamamı 5 litrelik bir şişeye konacak olsa, biz insanların erişebileceği tatlı su miktarı, yalnızca 1 yemek kaşığına denk gelir. Başka bir deyişle, erişilebilir tatlı su miktarı, dünyanın toplam su varlığının %1’inden bile azdır. Halen dünyada 2,7 milyar insan, yılda en az bir ay su sıkıntısı çeken havzalarda yaşıyor. 2050 yılında, dünya nüfusunun %40’ından fazlasının su stresi çeken havzalarda yaşaması bekleniyor. WWF’nin 2010 Yaşayan Gezegen Raporu’na göre 2007 yılı itibarıyla, 1,8 milyar insan internet erişimine sahipken, 1 milyar insan içme suyuna erişimden yoksundu."