Dizüstü bilgisayarları daha uzun ömürlü kullanabilmek için 4 işlevsel yöntem
Birkaç farklı hususa dikkat ederek dizüstü bilgisayarları çok daha uzun süre boyunca mümkün. İşte dizüstü bilgisayarları daha uzun ömürlü kullanabilmek için 4 basit ama işlevsel yöntem.
Gartner başta olmak üzere uluslararası birçok farklı şirket, masaüstü bilgisayar kullanımının önemli bir oranda azaldığını vurgulayan araştırmalar yayınlıyor. Tahmin edilebileceği üzere masaüstü bilgisayar karşısında dizüstü bilgisayar kullanımı ise önemli bir artış yakalıyor.
Binlerce TL verilerek satın alınan dizüstü bilgisayarlar birkaç yıl içinde neredeyse "kullanılamayacak" kadar yavaşlayabiliyor. İşte bu tip durumlarda yalnızca yazılımlar üzerinden gerçekleştirilebilen işlemler dahi bilgisayarları daha uzun ömürlü kullanabilmek için yeterli geliyor. Elbette eğer bileşen tarafında birtakım düzenlemeler yapılırsa dizüstü bilgisayarların kullanım ömrünü daha da uzatabilmek mümkün oluyor.
Her ne kadar depolama için şu anda satılan birçok farklı dizüstü bilgisayar modelinde katı halli depolama birimleri (SSD) yer alıyor olsa da hâlâ milyonlarca farklı sistemde klasik mekanik sabit diskler kullanılıyor. Durum böyle olunca sabit disklere karşı ekstra hassas olmak gerekiyor.
Gereksiz dosyalardan kurtulup işletim sisteminde dahili olarak sunulan disk birleştiriciyle çeşitli optimizasyonlar yapmak sistemin genel performansına etki edeceği gibi daha az veri işlenmesi sebebiyle pil ömrünün de uzamasına katkı sağlıyor. Üstelik CCleaner veya benzeri uygulamalarla çerez dosyaların silinmesi de büyük önem taşıyor.
Sıcaklıkları kontrol etmek de genel performans açısından önemli detaylar arasında. Mac kullanıcıları DriveDX, Windows kullanıcıları ise CrystalDiskInfo uygulamaları vasıtasıyla bu işlemi rahatlıkla gerçekleştirebilir.
Dizüstü bilgisayarlar için batarya çok büyük önem taşıyor. Doğal olarak birkaç yıl içinde bataryaların genel kullanım performansı önemli bir oranda düşebiliyor. Bunun sonucunda bilgisayarın batarya takılı durumdayken açık kalma süresi hayli azalıyor.
Bilgisayarlarda ızgara ya da fanların çıkışlarını kapatmamak ve hava akışının başarılı bir şekilde gerçekleşmesini sağlamak çok önemli. Bu doğal olarak dizüstü bilgisayarın aşırı ısınmasını ve buna bağlı oluşabilecek sorunların önüne geçilmesini sağlıyor.
Dolum yapmadan önce batarya tamamen bitene kadar beklemekte fayda var. Ayrıca şarj tamamen bittikten sonra %100 dolum yaparak bataryanın daha sağlıklı kalması sağlanabiliyor. Bazı uzmanlar en ideal şarj seviyesinin %40 ile %80 arasında olduğunu söylüyor. Mac için Battery Monitor Windows için de BATExpert uygulamalarıyla bataryaların sağlık durumu hakkında bilgiler alabilir; anlatılan işlemleri uygulayarak performansı artırabilirsiniz.
Hem Windows hem de mac OS sistemlerde dahili olarak güvenlik duvarı uygulamaları yer alıyor. Yani işletim sistemine ek bir antivirüs uygulaması kurulmasa dahi sistem bazı zararlı yazılımları savuşturabiliyor. Ancak yine de ücretli / ücretsiz bir tane antivirüs uygulaması kurmakta yarar var.
Özellikle siber saldırıların son yıllarda çok önemli bir oranda arttığı düşünüldüğünde antivirüs uygulamalarının önemi daha net bir şekilde ortaya çıkıyor. Kullanıcıların bilgisayarlarını koruyabilmek için AVG, BitDefender, Avira veya Kaspersky gibi başarılı uygulamalarından birini tercih etmesinde yarar var.
Ek güvenlik için diğer bir husus ise şüpheli e-postalardan gelen bağlantılara hiçbir şekilde tıklamamak. Son yıllarda sıkça kullanılan oltalama yöntemlerinden biri olan sahte e-postalar, milyonlarca kullanıcının bu tuzağa düşmesine sebep oluyor.
Dizüstü bilgisayarların serinlemesini sağlamak çok önemli. Az önce belirttiğimiz üzere ızgara çıkışlarını ya da fanların önünü kapatmamak sistemin genel sıcaklığının belirli bir seviyede kalmasını sağlıyor. Elbette düzenli olarak birkaç ayda bir - mümkünse - hava çıkışlarını ve fanları temizlemek de sistemin serin kalmasına katkı sağlar.
Ancak buna ek olarak fanlı dizüstü bilgisayar soğutucuları kullanmanın da önemi büyük. Böylece bilgisayarlar ekstra serinletilmiş oluyor.
Sırf bu basit 4 adımı izleyerek dahi dizüstü bilgisayarların çok daha uzun ömürlü kullanılması sağlanabiliyor.