Devrim Erbil: İnsanlar resimlerime baktığı zaman mutluluk duysun
2. İstanbul Art Show fuarına İstanbul temalı sıra dışı eserleriyle konuk olan Devrim Erbil yaptığı çalışmalar hakkında açıklama yaptı. Erbil,''İstanbul her yeriyle her mevsimde çok renklidir. Benim insanlara vermek istediğim de böyle bir mutluluk. Resimlerime baktıkları zaman mutluluk duysunlar, gözlerinde, dudaklarında bir gülümseme olsun istiyorum ve bu gülümsemeyi sağlamak için de resmin bütün olanaklarını kullanıyorum'' dedi.
Sanat hayatının 60. yılını kutlayan ressam Devrim Erbil, eserlerinde gücünü, heyecanını ve sevgisini gelenekten aldığını söyledi.
"Resmin şairi" olarak nitelendirilen ve "sanat" alanında "Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü'ne layık görülen Erbil, "2. İstanbul Art Show" fuarına "İstanbul" temalı sıra dışı bir eserleriyle konuk oldu.
Fuar için 40 tabloya bölünecek farklı bir eser hazırlayan Erbil,60 yıllık sanat hayatının son 20 yılında yoğunlukla İstanbul'u geometrik desenlerle resmettiği eserler ortaya çıkardığını ifade etti.
Usta sanatçı, İstanbul temalı resimlerinden önce doğa tutkusunu anlatan çalışmalara imza attığına işaret ederek, "(Bunlar arasında) Anadolu kasabaları, şiirsel soyutlamalar var. Son dönemde İstanbul var ama onlardan sonra da 'ikili bakış' diye yeni bir bakış açısını, bir estetiği ortaya koyduğum resimlerim var." dedi.
İstanbul'un kolay anlaşılamayan, gizemli bir yanı olduğunu, bu nedenle eserlerinde özellikle bu kente yer verdiğinin altını çizen Erbil, şunları aktardı:
- "Hem bu gizemi yakalama çabası hem de İstanbul'a olan bir sevginin karşılarına resim olarak çıktığı zaman insanların bunu sevmesi gibi farklı nedenler söz konusu. 60 yıldır İstanbul'da yaşayan bir insan olarak İstanbul'u çok farklı yönlerden görmeye, farklı mevsimlerde anlatmaya çalıştım ve bu resimler yerli, yabancı sanatı seven herkesin gözünde bir sıcaklık kazandı. Bunda benim resim anlayışımın, üslubumun payı olduğu kadar, insanların İstanbul sevgisinin de bir payı var diye düşünüyorum."
'Gücümü, heyecanımı ve sevgimi gelenekten alıyorum'
Ünlü ressam, 19. yüzyıldan itibaren kendisinin dışında birçok yerli ve yabancı ressamın da İstanbul'u resmettiğine dikkati çekerek, "Oryantalist akımın gezginleri de boğazın gravürlerini çizdiler, resimlerini yaptılar. Benim resimlerimin sevilen bir yanı ise ben gücümü, heyecanımı ve sevgimi gelenekten alıp çağdaş bir bakışla anlatmaya çalışıyorum. İstanbul'a bu açıdan bakıldığı zaman birçok kimseye güzel geliyor." değerlendirmesinde bulundu.
İstanbul'un canlı bir kent olduğunu, bu nedenle de eserlerinde canlı renkler kullandığını kaydeden Devrim Erbil, "İstanbul her yeriyle her mevsimde çok renklidir. Benim insanlara vermek istediğim de böyle bir mutluluk. Resimlerime baktıkları zaman mutluluk duysunlar, gözlerinde, dudaklarında bir gülümseme olsun istiyorum ve bu gülümsemeyi sağlamak için de resmin bütün olanaklarını kullanıyorum." ifadelerini kullandı.
Devrim Erbil, farklı bir formda hazırladığı ve 40'a bölünecek eserine de değinerek, şöyle devam etti:
- "Bu eser bir deneyim aslında. Mimarı, İstanbul Art Show'un Sanat Direktörü Yalın Alpay'dır. Yalın, 'bir bütünü parçalamak', 'parçalardan doğan bir bütün' diye felsefi bir yaklaşımla 'Bunu deneyebilir miyiz' dedi ve böyle bir eser ortaya çıktı. Her parçasının da bir anlam taşıması gerektiğini düşünerek, İstanbul'un benim gözümden en çekici bölgesi Haliç, Galata Kulesi, arkasında Yarımada'nın büyülü görünüşü, benim kuşlarımla birleşerek yeni bir resim oldu. Yaklaşık bir ayda asistanlarımın da büyük emekleriyle tamamlandı. Ben de heyecanla eserin nasıl karşılanacağını merakla bekliyorum."
Birçok farklı tarzda sanat eserini bünyesinde barındıran fuara da değinen Erbil, "İstanbul'a fuarlar yakışır. Bir tane Contemporary yetmedi. Büyük dünya kentlerinde sanat o kadar ilgi görüyor ki ben bütün bu fuarların, sanat adına yapılmış etkinliklerin, sergilerin, barışçıl yeni nesillerin yetişmesinde çok büyük bir payı olacağına inanıyorum ve bunlar arttıkça da bu duygu daha kolay gerçekleşecek diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.
1991'de "Devlet Sanatçısı" unvanını alan Erbil'in, Galata Kulesi ve Haliç manzarasını işlediği 10 metrekarelik özel eseri, 40 parçaya bölündüğünde de kendi içinde farklı bir eser olarak sanatseverlerle buluşacak.
Eser, fuarda müzayede usulüyle satışta olacak.