Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ekonomimize saldıranlara sesleniyorum, başaramayacaksınız

HABER MERKEZİ
Abone Ol

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ekonomimize saldıranlara sesleniyorum; önceki oyunlarınızda nasıl başaramadıysanız şimdi de başaramayacaksınız." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Romanlar Buluşması"nda konuştu. Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

Beni doğduğum, büyüdüğüm mahalleme götürdüler"

Genel Başkan Yardımcım Özgür Çalık hanımefendiye ve ekibine çok çok teşekkür ediyorum. Gerçekten bizleri çok duygulandırdılar. Beni doğduğum, büyüdüğüm mahalleme götürdüler. Orada sınıf arkadaşlarım vardı. Beraber top oynadığımız arkadaşlarım vardı. Biz Erokspor, onlar Ateşspor’du hep yenerdik onları. O mahallede, o kardeşlerimizin ne kadar çalışkan olduğunu görürdüm. Mahalleden geçerken oradaki çalışkanlıklarını görürdüm. Tabi şu anda o tabloyla artık yeniden 10 yaşıma döndüm, 11 yaşıma, 12 yaşıma döndüm. İşte bak oradan sadece doktor, sadece öğretmen çıkmıyor aynı zamanda Cumhurbaşkanı da çıkıyor.

Büyük Roman Buluşması

"Bunların medeniyetten nasibi yoktur"

Bakmayın siz Almanların o Nazi uygulamasıyla Romanlara yaptıklarına, bakmayın daha şurada 3-5 sene önce Fransızların Romanları Fransa’dan adeta yurtdışı ettiklerine. Bunlar medeniyiz diye konuşurlar, geçinirler ama bunların medeniyetten nasibi yoktur.

"Birileri bu işin taklidini yapar, biz ise aslını yaparız"

Sevgili Roman kardeşlerim, sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Bugün burada Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde siz değerli Roman kardeşlerimizle bir araya gelmekten büyük memnuniyet duyuyorum.

Birileri bu işin taklidini yapar, biz ise aslını yaparız. Biz yaşarız, birileri siyasi yatırım yapar. Sizler aracılığıyla Türkiye’deki, dünyadaki tüm Roman kardeşlerimize özellikler sevgilerimi, selamlarımı yolluyorum.

Büyük Roman Buluşması

"Biz hepimiz de birbirimizi Allah için seviyorduk"

Bizim Roman kardeşlerimizle muhabbetimiz, ifade ettiğim gibi çok eskilere, çocukluk yıllarımıza dayanır. Kasımpaşa’da Roman kardeşlerimizle yan yana evlerde büyüdük, sokakta beraber oyun oynadık, kağıttan toplar yaptık, sokak aralarında yuvarladık, yuvarlandık, aynı okula gittik, aynı camide omuz omuza ibadet ettik. Hayatımızın her anını bir arada yaşadık. Bizim için Türk, Roman, Kürt, Laz, Boşnak, Gürcü yoktu. Biz hepimiz de birbirimizi Allah için seviyorduk, Allah’ın bir kulu olarak yürüyorduk.

Ne diyor o güzel Roman şarkısında; ille de Roman olsun, ister taştan, çamurdan olsun. O da Allah kuludur her kim olursa olsun. Evet, hepimiz de Allah’ın kulu olduğumuz için birbirimize de öyle bakıyor, öyle davranıyoruz.

"İnsan yanlış yollara sapma eğiliminde bulunan bir varlıktır"

Ülkemizde ayrımcılık hiç olmadı mı? Şimdi de olmuyor mu? Elbette vardı, az da olsa bugün de oluyor. Sadece Romanlara değil, toplumun her kesimine yönelik bu tarz olumsuz düşünceler, tavırlar, davranışlar görülüyor. İnsan eşref-i mahlukat olmasının yanında bireysel ve toplumsal düzeyde yanlış yollara sapma eğiliminde bulunan bir varlıktır. İşte az önce kemaniyi dinledik değil mi? Bir Roman, ama nasıl bir kemani. Konuşturuyor, ağlatıyor… Bakın bu dünyada şu anda ünü olan bir kardeşimiz. Mesele onun ruhundan ne çıkıyor. Mesele, o ruh dışarıya nasıl yansıyor ve ona değer vermek işte eser müessiriyle değerlidir diyor şair. Burada da nereye bakacaksın o eserin sahibine.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

"Üstünlük sadece takvadadır, Allah’tan korkmadadır"

Kardeşlerim, Peygamber Efendimiz, veda hutbesinde bakın ne buyuruyor; insanlar rabbiniz birdir, babanız da birdir. Hepiniz Adem’in çocuklarısınız. Adem ise topraktandır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap’a üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyah olanın da kırmızı olana bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir. Allah nezdinde en kıymetli olanınız ondan en çok korkanınızdır. Görüldüğü gibi Peygamber Efendimiz, bize insanlara nasıl bakmamız gerektiğinin ölçüsünü gayet açık şekilde gösteriyor.

Irkından, teninden veya bir başka beşeri hususiyetinden dolayı kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece takvadadır. Allah’tan korkmadadır.

"Demek ki oradan Cumhurbaşkanı da çıkabiliyormuş"

Hayatımız boyunca hep ‘yaratılanı severiz yaratandan ötürü’ anlayışıyla hareket ettik. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan Başbakanlığımdan Cumhurbaşkanlığı’na hangi göreve geldiysek Roamn kardeşlerimle iç içe oldum, irtibatı hiç kesmedim. İşte aynı mahallede doğduk, aynı mahallede büyüdük. Demek ki oradan Cumhurbaşkanı da çıkabiliyormuş, Başbakan çıkabiliyormuş… Gerek bu tarz toplantılar vesilesiyle gerek illere yapıtımız ziyaretlerle gerekse de Kasımpaşa’ya yaptığım ziyaretlerde Roman kardeşlerimle kucaklaştım, halleştim, helalleştim. İnşallah bundan sonra da ömrümüzün sonuna kadar devam edeceğiz.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

"İskan Kanunu’nu değiştirdik ve ayrımcı ifadeleri ortadan kaldırdık"

Biz Roman kardeşlerimize Fransa gibi Fransız kalmayacağız. Tabii Roman kardeşlerimize olan sevgimizi, muhabbetimizi sadece sözde bırakmadık Ülkemizin çok önemli bir rengi olarak gördüğüm Roman kardeşlerimize yönelik olarak mevzuata yansımış olan uygulamaları kaldırdık. Az önce de ifade edildi. 2006’da İskan Kanunu’nu değiştirdik ve ayrımcı ifadeleri ortadan kaldırdık. Yine aynı yıl polis talimatnamesindeki ayrımcı ifadelerin kaldırılmasını sağladık.

2009 yılı sonunda ise Başbakan Yardımcı’mızın başkanlığında Türkiye’nin 36 ilinde faaliyet gösteren federasyonların ve derneklerin katılımıyla bir Roman Çalıştayı topladık. Böylece Cumhuriyet tarihinde Roman vatandaşlarımız meselelerini devletin en üst düzeyinde konuşma, tartışma imkanı buldular.

"31 merkezde toplam 4608 sosyal konut inşa ettik"

Roman vatandaşlarımızın konut sorunlarını çözmek için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’mız ile TOKİ’nin iş birliğinde bir proje başlattık. Ülkemizin farklı yerlerindeki 31 merkezde toplam 4608 sosyal konut inşa ettik.

Roman kardeşlerimizin aylık 130 lira taksitle ödemesini yaptıkları bu konut projesini maalesef devam ettiremedik. Çünkü yapılan sosyal konutlar TOKİ’nin genel konsepti gereği çok katlı binalardan oluşuyordu. Oysa Roman vatandaşlarımız, müstakil evlerde yaşama kültürüne sahipler. Şehirlerdeki arsa maliyetlerinin yüksekliği sebebiyle bakanlığımız bu projeyi finanse edemediği için konut yapımına ara verildi. Şayet Roman vatandaşlarımız kendi aralarında kuracakları kooperatifler vasıtasıyla arsa meselesini çözmede bize yardımcı olurlarsa inşallah konut inşası konusunda kendilerine yardımcı olmaya devam edeceğiz.

Büyük Roman Buluşması

"Nefret ve ayrımcılık suçları yeniden tanımlanmıştır"

Roman vatandaşlarımızın yaşadığı yerlerdeki camiler, özel olarak görevlendirilen imamlarımız vasıtasıyla aktif bir şekilde faaliyet gösteriyor. Türk Ceza Kanunu’nda 2014 yılında yapılan değişiklikle nefret ve ayrımcılık suçları yeniden tanımlanmıştır. Buna göre, bir kişinin dilinden, ırkından, milliyetinden, renginden, cinsiyetinden, engelinden, siyasi düşüncesinden, felsefi inancından, dininden ve mezhebinden kaynaklanan nefret nedeniyle fiil işleyenlerin cezası artırılmıştır.

Şimdi bu ne demektir? Ben Roman federasyonlarına ve konfederasyon başkanına bir şey söylüyorum. Dil çalışmasını bence geliştirin ve bu konuda da Başbakan Yardımcım Hakan Beyin de takibinde fayda var. Parti olarak da Öznur Hanım’ın bu işi takibinde fayda var diyorum. Bu dil, sizin kendi aranızda bir defa bütünleşmenizi daha da artıracaktır, daha da geliştirecektir.

"Strateji Belgesi ve Eylem Planı’ndaki hususlar adım adım hayata geçiriliyor"

Faaliyete geçirdiğimiz Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu ile Kamu Denetçiliği gibi müesseselerin görevlerinden biri de vatandaşlarımıza yönelik ayrımcılıklarının engellenmesidir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’mızın koordinatörlüğünde 2016 yılında hazırlanan Roman vatandaşlara yönelik Strateji Belgesi ve Eylem Planı’ndaki hususlar adım adım hayata geçiriliyor. Bu çerçevede Roman vatandaşlarımızın istihdamına destek olmak amacıyla eğitim seviyelerinin yükseltilmesine ve mesleki beceri kazanmalarına yönelik projeler geliştiriyoruz. Nitekim sadece son 13 yılda istihdama katılmalarını sağlamak için 5608 Roman vatandaşımızın mesleki eğitim, kurs ve programlarından yararlanabilmeleri sağlanmıştır. Siroma adıyla yürütülen bir başka projeyle de 12 ildeki Roman vatandaşlarımızın eğitim, sağlık, iş gücü, sosyal dayanışma çabalarına yönelik çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Bu liste uzayıp gidiyor.

Büyük Roman Buluşması

"Ben Roman kardeşlerimin içinde doğdum, büyüdüm"

Her ne kadar birileri Romanları, sadece Romanlar Günü'nde hatırlayarak istismar malzemesi olarak kullanıyorsa da, sizler bizim ne yaptığımızı iyi biliyorsunuz. Bay Kemal diyor ki, 'ben sizin ayağınıza geldim, cumhurbaşkanı ayağına çağırıyor' Bay Kemal, ben Roman kardeşlerimin içinde doğdum, büyüdüm, geldim. Biz ülkeyi demokrasi ve ekonomide geliştirdik, geliştirmeye devam ediyoruz.

"Afrin'de 4108 terörist etkisiz hale getirildi"

Diyeceksiniz ki bağımsız değil miydik? Kağıt üzerinde öyleydik. Afrin'de son durumu aldım. Afrin'de 4 bin 108 terörist etkisiz hale getirildi. Kuzey Irak'ta 338 teröristi etkisiz hale getirdik, yurtiçinde 173 teröristi etkisiz hale getirdik. İMF'den bağımsız karar alma şansımız var mıydı? Yoktu. İMF'ye 23 milyar dolar borcu ödedik, artık İMF'ye bağımlılığımız yok.

"Ekonomimize saldıranlara sesleniyorum, başaramayacaksınız"

Bu oyunları boşa çıkardık, çıkarmaya devam edeceğiz. Asıl olan sizdeki bu yürek var ya, asıl olan bu. Roman kardeşlerim ceplerinde para olmadan hayat mücadelesi verdiler veriyorlar. Ekonomimize saldıranlara sesleniyorum. Başaramayacaksınız. Irak'ta, Suriye'deki oyunlarınızda nasıl başarılı olamadıysanız, daha önceki oyunlarınızda nasıl başaramadıysanız, şimdi de öyle başaramayacaksınız.