Charlie Hebdo saldırısı ve sonrası
7 Ocak 2015'de maskeli ve silahlı saldırganların Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo’nun Paris’teki binası basması sonucu 12 kişi hayatını kaybetmişti. Arap Yarımadası'ndaki El Kaide örgütünün üstlendiği olaydan sonra yaşananları sizler için derledik.
7 Ocak 2015 Çarşamba günü maskeli ve silahlı saldırganlar Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo’nun Paris’teki binası bastı.
Zanlılar saldırıyı gerçekleştirdikten sonra olay yerinden uzaklaşmayı başardı ve bir noktada kullandıkları arabayı terk edip başka bir araba çalarak kaçtılar. 9’u gazeteci, ikisi polis ve biri teknisyen 12 kişiyi öldürüldüğü terör saldırısını Arap Yarımadası'ndaki El Kide örgütü üstlendi.
Saldırıyı düzenleyen 32 ve 34 yaşlarında Cezayir kökenli Fransa vatandaşı Cherif ve Sid Kouachi kardeşler olaydan iki gün sonra polisin düzenlediği operasyonda öldürüldü.
Saldırıdan sonra anma yürüyüşleri düzenlendi
Saldırının yıldönümünde derginin önünde, bir polis memurunun hayatını kaybettiği yerde anı plaketleri çakıldı.
Paris'teki Cumhuriyet Meydanı'nda binlerce kişi toplandı. Bazı kişiler meydandaki heykele tırmandı ve ellerindeki "Ben Charlie'yim", "Hepimiz Charlie'yiz" yazılı pankartları havaya kaldırdı. Fransa'nın diğer şehirlerinde de yüzlerce kişi sokağa çıktı. Londra'da onlarca kişi Trafalgar meydanında toplanarak, destek gösterisi yaptı. Almanya'nın başkenti Berlin'de toplanan bir grup, Fransa Büyükelçiliği önüne çiçekler bıraktı ve ölenler anısına mumlar yaktı. Brüksel meydanında da saldırıyı kınayanlar bir araya geldi.
Yürüyüşe katılan siyasiler
Başta dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu olmak üzere, Almanya Başbakanı Angela Merkel, İngiltere Başbakanı David Cameron, İtalya Başbakanı Matteo Renzi, İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, İsrail Başbakanı Benyamin Netenyahu ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da gösteri yürüyüşüne katılanlar arasındaydı.
"Din karşıtı ve sol görüşlü" olarak bilinen Charlie Hebdo, Katolik Hristiyanlık, İslam, Musevilik karşıtı çizimlerle siyasetçileri ağır bir şekilde alaya alan karikatür ve yazılara yer vererek sıkça gündeme geliyordu. Daha önce provokatif Hazreti Muhammed karikatürleriyle gündeme gelmiş, bu çizimler İslam dünyasında sert tepkilere neden olmuştu. Bundan dolayı tehditler aldığı biliniyordu, bu sebeple polis koruması altındaydı.
Patlamadan sonra tepki aldığı olaylar
Skandal Aylan Kurdi karikatürü
Bodrum sahiline cesedi vuran 3 yaşındaki Suriyeli Aylan Kurdi karikatürü ile eleştiri oklarının hedefi olmuştu. 'Riss', Laurent Sourisseau, imzalı karikatürde Aylan Kurdi “tacizci”olarak tasvir edildi. 'Göçmenler' başlıklı karikatürde Aylan Kurdi'nin kıyıya vuran cesedi bir balon içinde görünüyor ve yanında “Küçük Aylan büyüdüğünde ne olurdu?” diye soruluyor. Bu sorunun altında da koşarak kaçan bir kadını, elleri açık halde kovalayan iki erkek görülüyor. Karikatürün altında da Fransızca'da arkadan elle tacizde bulunanlar için kullanılan 'Tripoteur' kelimesi kullanılarak “Almanya'da tacizci” olabileceği ifade ediliyor.
İspanya'da düzenlenen terör saldırısının ardından skandal kapak
İspanya'da düzenlenen terör saldırısını gündeme getirdiği kapağında, "İslam, sonsuz barış dini" ifadelerine yer verip saldırı anını resmetmesi tepkiye neden olmuştu.
Charlie Hebdo'dan Brüksel skandalı
Fransa'da geçen yıl düzenlenen terör saldırılarında önemli çizerlerini kaybeden Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo'nun Brüksel saldırılarıyla ilgili yayımladığı karikatür büyük tepki toplamıştı.
Irkçı deprem karikatürü
Charlie Hebdo'nun, İtalya'da 294 kişinin yaşamına mal olan depreme ilişkin çizdiği karikatür tepki çekmişti. Feliz imzası taşıyan “İtalya depremi" başlıklı karikatürde resmedilen yaralılar, İtalyan makarnalarına benzetilirken, yıkılan binaların, molozların altında kalanların yine İtalyanların ünlü yemeği, kat kat hamurdan yapılan lazanyaya benzetilmişti.