AB'ye vize kapısı aralandı: Vize serbestisi kriterlerinin tamamlanmasına çok yakınız
AB Komisyonunun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopoulos, Türkiye vatandaşlarına AB'de vize serbestisi uygulaması için yerine getirilmesi gereken 72 kriterin tamamlanmaya çok yakın olduğunu açıkladı.
AB Komisyonunun Göç, İçişleri ve Vatandaşlıktan Sorumlu Üyesi Dimitris Avramopoulos, Türkiye'ye vize serbestisine ilişkin, "Yerine getirilmesi gereken 72 kriteri tamamlamaya çok yakınız. Türk yetkililer kriterleri en kısa sürede tamamlama konusunda kararlı." dedi.
Olumlu sinyaller
Avramopoulos, Brüksel'de Türk gazetecilere yaptığı açıklamada, vize serbestisi konusunda olumlu sinyaller olduğunu, anlaşma kapsamındaki "72 kriterden 7 kriter kaldığını" söyledi.
- "Yerine getirilmesi gereken 72 kriteri tamamlamaya çok yakınız. Türk yetkililer kriterleri en kısa sürede tamamlama konusunda kararlı." diyen Avramopoulos, Türkiye'nin AB'nin stratejik partneri olarak kalmaya devam edeceğini vurguladı.
Terörle mücadelede iş birliği vurgusu
Avramopoulos, Türkiye'nin geçmişte yaşanan başarısız darbe girişimi ve terör saldırıları nedeniyle büyük bir baskı altında kaldığı değerlendirmesinde bulunarak, "Türkiye'yi, başarısız darbe girişiminin ardından ziyaret ettim. Terör saldırıları bizi şoke ettiği kadar Türk halkının da bir travma yaşamasına neden oldu." diye konuştu.
Avramopoulos, ayrıca, terörle mücadele konusunda AB ile Türkiye arasındaki iş birliğinin öneminin altını çizdi.
Türkler bir zamanlar Avrupa'ya vizesiz gidebiliyordu
Avrupa'da vizesiz seyahat kavramı İkinci Dünya Savaşı sonrasında ayyuka çıkmıştı. Türkiye’nin de 1949 yılında dahil olduğu Avrupa Konseyi, insanlar arasına bariyer koyan savaşın olumsuz etkilerini kırmak için üye devletlerin vatandaşlarının birbirlerini daha iyi tanıyıp anlamaları amacıyla vizesiz seyahat fikrinin zaruri olduğunu ortaya koydu.
Vize uygulaması son bulmuştu
1960 yılına gelindiğinde Türkiye’nin de içinde bulunduğu Avrupa Konseyi ülkelerinin büyük bölümü karşılıklı olarak vize uygulamasına son vermişti
1970’li yılların sonuna doğru Türk siyasi tarihindeki iç karışıklar, 1974’teki petrol krizinden kaynaklanan ekonomik durgunluk vize uygulamasının seyrini değiştirmeye başladı.
İlk olarak Almanya askıya aldı
Federal Almanya 1957 anlaşmasını Türk vatandaşları için askıya aldığını Avrupa Konseyi genel sekreterliğine 9 Temmuz 1980 tarihinde bildirdi. Bildiride vize kararı, “Bu tedbir, asayiş nedeniyle gerekli görülmüştür. İltica hakkını kötüye kullanıp, ikamet ve yerleşme hakkıyla ilgili düzenlemelerin biçimini bozmak niyetiyle Almanya Federal Cumhuriyeti’nin sınırlarından giriş yapan Türk uyrukluların sayısı 1980’in ilk aylarında olağanüstü artış göstermiştir. Bu nedenle Almanya Federal Cumhuriyeti topraklarına girişin daha sıkı kontrol edilmesi kaçınılmazdır. Almanya Federal Cumhuriyeti üç yıllık bir sürenin ardından Türklere vize konusunu yeniden gözden geçirecektir” ifadeleriyle gerekçelendiriyordu.
12 Eylül 1980 Kenan Evren darbesi sonrası Fransız hükümeti de, Almanya’yla aynı yolu seçerek vizesiz seyahati durdurdu.
Dönemin Fransa Başbakanı Raymond Barre, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) üyesi Türk vekillere 30 Eylül 1980 tarihinde benzer bir cevap verecekti:
“Karar asayiş endişesinden kaynaklanmaktadır. Fransız hükümeti, bu kararla ilk olarak, komşu ülkelerde iş bulamayan kaçak işçilerin Fransa’ya gelerek yasa dışı yollardan çalışmalarını engellemek istemiştir. Fransa’ya dışarıdan göç 1974'te askıya alınmıştır. İkinci olarak, Türkiye’de mevcut siyasi kargaşa döneminde kontrol edilemeyen unsurların Fransa’ya girerek, Paris’teki Türk elçiliği basın müşavirine yönelik son saldırı örneğinde olduğu gibi, terör faaliyetlerinde bulunmalarının veya geçen hafta Strasbourg’da Avrupa Konseyi önündeki türden gösterileri kışkırtmalarının engellenmesi amaçlanmaktadır."