46 sene sonra hasret bitiyor: Maraş neden Türk toprağı?
Tam 46 senedir kapalı olan ve 'hayalet şehir' unvanını alan Maraş bugün KKTC'nin aldığı kararla açılıyor. Ada'nın tarihine bakıldığında da şehrin Türklere ait olduğu görülüyor.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) tarihi bir gün yaşanıyor. 46 yıldır kapalı olan Maraş’ın kamuya ait olan sahil bölümünün bir kısmı ve Demokrasi Caddesi 15 yıllık bir çalışmanın sonunda bu sabah itibarıyla halkın kullanımına açılıyor.
Tapular belgelendi
KKTC ve Türkiye’nin yürüttüğü çalışmalar kapsamında binlerce kütük defteri ve dosya ile 13 milyon belge incelenerek Maraş’ın tapusunun üç Osmanlı Vakfı’na ait olduğu belgelendi. Daha sonra yürütülen hukuki çalışmalar neticesinde hak sahipleri belirlendi. Envanter çalışmaları bir yıl kadar kısa bir sürede tamamlandı.
Hazırlıklar başladı
Kıbrıs Türk halkı Maraş’ın açılması kararını büyük bir coşkuyla karşıladı. Başbakan Ersin Tatar’ı Türkiye dönüşünde büyük bir kalabalık karşıladı. Dün ise Maraş’a giriş için yeni bir kapı ve kontrol noktası yapılmaya başlandı. Gazimağusa Belediye ekipleri temizlik çalışmaları yaptı. İş makinaları ise asfaltlama çalışmalarına başladı.
Barış Harekatı'ndan sonra kapandı
Gazimağusa’da bulunan ve Kıbrıs’ın en ünlü bölgesi olan Maraş, Barış Harekatından hemen sonra kapatıldı. 1974 öncesi Akdeniz’in en ünlü tatil merkezlerinden biri olan Maraş, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından denetlenen ve Kıbrıs adasını ikiye ayıran "Yeşil Hat"tampon bölgesinde bulunuyor.
Üç Osmanlı vakfına ait olan Maraş bölgesinin tapuları ise KKTC Vakıflar İdaresi’nde bulunuyor.
Maraş, Lala Mustafa Paşa Vakfı, Abdullah Paşa Vakfı ve Bilal Ağa Vakıflarına ait.
1990’larda rastgele bir binada Maraş’ın kütükleri bulundu. Bu belgeleri Rumlar kaçırmak istedi ama yakalandılar. Tüm bu belgeler mahkeme sunuldu ve vakıf malı olduğuna karar verildi. Envanter çalışmaları bu tapular üzerinden gerçekleştirildi.
Milyonlarca belge incelendi
Kapalı Maraş’ın yeniden açılması için 15 yıldır yürütülen çalışmalar kapsamında Türkiye’den bir ekip gitti.
2005’te Türkiye’den giden Osmanlıca bilen bir ekip, geçmişe dönük bütün tapuları incelemeye başladı. 1571’den 1974’e kadar bütün vakıf malları tek tek masaya yatırıldı. 2 bin 443 kütük defteri, 13 bin dosya ve 8 milyon belge incelendi. Bu incelemelerden 20 milyon veri çıkartıldı, tüm bu veriler bilgisayar ortamına aktarıldı. Ayrıca toplam bin 744 gigabayt’ı bulan 424 bin belge ve binlerce fotoğraf da kaybolma ve zarar görme istimaline karşı muhafaza altına alındı.
- 1878’de İngilizler adaya geldiğinde ‘Vakıf malları, vakıf kanunlarına göre idare edilecek’ diye imza attı. Lozan’da da aynı imza atıldı, Kıbrıs Cumhuriyeti kurulurken de bu imza atıldı. KKTC devleti Osmanlı vakıf kanunlarına aynı şekilde devam ediyor.
Osmanlı'ya ait her şey yıkıldı
Osmanlı Devleti’nin 1878 yılında adanın yönetimini fiilen İngilizlere bırakmasıyla Ada’da adeta kültürel soykırım yaşandı. Türkler adada mülkiyet hakkı iddia edemesin diye Osmanlı eserleri bir bir yok edildi. İngilizler 1960’lı yıllara kadar devlet idarelerine yerleştirdikleri Rumlara Osmanlı vakıf mallarını peşkeş çekti. KKTC’nin kurulmasının ardından da ikiye bölünen Ada’nın güneyinde kalan vakıf malları Rumlar tarafından yıkılarak ve bakımsız bırakılarak yok edildi. Adada İngilizlerin hüküm sürmeye başladığı 1878 yılında Kıbrıs’ta 596 Türk mezarlığı, 400 cami ve 109 evkaf çiftliği bulunuyordu. Şimdi ise bu sayı oldukça azaldı.
Rum tarafından büyük tepki geldi
Kapalı Maraş’ın açılmasına Rumlardan tepki gecikmedi. Maraş’ın açılmasıyla ilgili sözde Maraş Belediyesi bir miting düzenleyecek. Eski Dışişleri Bakanı Erato Kozakou Markoulli, hükümetin derhal Güvenlik Konseyi’ne açık bir oturuma başvurması ve bir çözüm istemesi gerektiğini söyledi. DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos ise, hükümeti Güvenlik Konseyi, Avrupa Konseyi ve AB’ye başvurmaya ve yaptırımların uygulanmasında ısrar etmeye çağırdı. Maraş’ın açılması kararı, Rum medyasında da geniş yer buldu.