15 Temmuz destanı: Çengelköy geçilmez

ÇAĞRI SAÇARALP , ÖMERUL FARUK DARBAZ
Abone Ol

FETÖ’cü askerlerin darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz’da, Çengelköy’ün evlatları; vatanına, milletine, demokrasiye ve seçilmiş liderlerine sahip çıkarak kahramanlık timsali oldu. Çengelköy’ün gazi muhtarı Can Cumurcu, 15 Temmuz gecesi neler yaşandığını GZT’ye anlattı.

15 Temmuz gecesi FETÖ’cü hainlerle yaşanan en büyük çatışmalardan birisi de Çengelköy’de yaşandı.

FETÖ’cü hainler Çengelköy Sabancı Polis Merkezi önünde, kendilerine karakolu teslim etmeyen polislere ve Çengelköylü vatandaşlara mermi yağdırdı. O kanlı gecede birçok arkadaşını şehit veren, mahalleliyi sokağa döküp mücadelenin en ön saflarında yer alan Çengelköy’ün gazi muhtarı Can Cumurcu, 15 Temmuz gecesi yaşananları GZT’ye anlattı.

15 Temmuz gecesi saat 22:00 civarında evine gitmek üzere olduğunu belirten Cumurcu, “Bir haber geldi, ‘Muhtarım durmadan askerler geçiyor’ gibi bir haberler geldi. Bunun üzerine mahalle sakinlerinden bir bacım koşarak bana “Muhtarım kızım köprüde mahsur kalmış, ne olur bana yardım et” dedi. Dedim hayırdır bacım niye mahsur kalmış, çünkü benim olaylardan haberim yoktu yani. Onun üzerine hemen yanımda duran bir motorcu çocuğa dedim ki hemen kızın telefonunu alıyorsun, kızı hemen köprüden alıp geliyorsun. Bu arada tabi Çengelköy’ün büyükleri gelmeye başladı. Dediler ki muhtarım çok asker geçti. Allah dedim askerin ne işi var yani onu bir şey yapamadım. Diyorum ki normaldir dedim ya Kuleli Askeri Lisesi yanımızda sonuçta olan bu. Ve bunun üzerine eşime eve çıkmasını söyledim çünkü ana caddede oturuyorum ve 70-80 metre yakınımdaki karakola koşarak oraya intikal ettim. Çengelköy ana baba günü o anda. 15 Temmuz’un o saatlerinde müthiş bir kalabalık var. Karakola geldiğimde komiserim ne oluyor dedim. Komiser telsiz konuşmalarını dinliyordu. O ara Mustafa Çalışkan müdürümüzün (İstanbul İl Emniyet Müdürü) bu teröristlerle laf atışmasını dinledim. Ve televizyona baktığımda tankları köprüde görünce o zaman bende şimşekler çaktı“ diye konuştu.

“Çengelköy’ün kaanat önderlerini karakola davet ettim”

Olayın, ordu içinde başlı başına birkaç tane serserinin, eşkıyanın, haydutun başlatmış olduğu bir ayaklanma olduğunu anladıktan sonra üstüne düşeni yapmaya çalıştığını ifade eden Cumurcu,

“Nedir yaptığımız olay, acilen Çengelköy’ün akil insanlarını, kanaat önderlerini karakola davet ettim. Yani burada alacağımız kararlar çok önemliydi çünkü devlet büyüklerimizden kimseye bağlanamıyorduk, telefonlarda bir sıkıntı vardı sanki, ulaşamıyorduk. Çengelköy’den Kuleli arasındaki güzergahı trafiğe kapattık. Polis araçlarımızla barikatlar kurduk. Sanki bir doğaçlamayla, Allah’ın hikmeti, büyüklerin himmetinden dolayı acayip bir ruh vardı o akşam. Çok işler yaptık. Çok güzel şeyler yaptık. Ama inanın bunların hepsine, Allah’ın hikmeti diyorum.” şeklinde konuştu.

O gece zerre korkularının olmadığını vurgulayan muhtar Can Cumurcu sözlerine şöyle devam etti:

  • "Bir de şu var; düşünün ki bu haydutların üstündeki elbise benim elbisem yani benim paramla, vergilerimle alınmış. O silahlar benim silahım. Dedik ki bu silahlardan bize kurşun sıkılmaz, hiç aklımıza gelmedi yani. Ama ne hikmettir ki ilk mermiyle de biz vurulduk. Düşünebiliyor musun böyle bir haydut ki bunlar, bize kurşun sıktı, tank mermisi attılar. Uçaklarla meclisi vurdular, bu işin bir cevabı yok."

Saat 23:45’den sonra silah seslerinin çok yakınlaşmaya başladığını ifade eden Cumurcu, üzerlerine kurşun atıldıkça, Türk askeri halkına sıkmaz vazgeçin ne yapıyorsunuz diye bağırdıklarını kaydetti. Cumurcu sözlerini şöyle sürdürdü.

“Böyle bağırırken biz o ara karakolun önünde yanan bir projektörün kapatılması talimatını verdiğinde ben arabanın arkasından çıkmış bulundum. Çıktığım dakikada da zaten o kurşunu aldım. O kadar hainler ki bildiğiniz gibi değil. Ben yerde yatıyorum, beni aldırmamak için beni alan insanların üzerine sıkıyorlar. Bırakın orada ölsün düşüncesiyle, bunlar bu kadar hainler”

“Ajitasyon oynanıyor memlekette”

Memlekette bazı kesimlerinin bugünlerde bir ajitasyon oynadığının altını çizen Cumurcu,

”Yok şöyle oldu böyle oldu, içeride yatanlar gariban. Böyle bir şey yok, sakın aldanmayın. Neden biliyor musunuz? Bakın en azından bu adamlar şu an yargılanıyorlar. Bizim günahımız neydi de biz yargısız infaz olduk? Benim yeğenlerimin, şehitlerimin hesabını kim verecek ? En azından hainler şu yargılanıyor, benim 249 tane şehidim 2200’e yakın gazim var. Evimizde bizim sadece kurşun kalem, dolma kalem vardı. Çakı bile yoktu, çatal bile yoktu! Ne yaptık biz? Niye bize sıktınız? Allaha şükürler olsun biz şehadet makamının ne olduğunu biliyoruz, Peygamber efendimize en yakın makam olduğunu biliyoruz. Gazi olduk, gazaya çıktık. Elhamdülillah onurluyuz. Sakın bu ajitasyonlara gelmeyelim millet olarak. “ şeklinde konuştu.

15 Temmuz Destanı: Çengelköy geçilmez
15 Temmuz'da FETÖ'nün Türkiye'yi işgal girişiminde en büyük çatışmalardan biri de Çengelköy'de yaşandı. Darbecilerin hezimete uğradığı geceden geriye, kahramanların hikayeleri kaldı.