Teksaslı başsavcı aşı çetesinin peşinde
ABD’de Teksas eyalet savcısı, pandemi döneminde vurgun yapan ilaç ve aşı devi Pfizer’a karşı dava açtı. Başsavcı Paxton, Alman aşı karteli BionTech’in de ortağı olan ve pandemi döneminde aşı dolandırıcılığından 74 milyar dolar kazanan Pfizer’ın ‘halkı yanılttığını ve doğru bilgi vermek isteyen kesimleri susturmak için de baskı uyguladığını’ belirtti.
Teksas Başsavcısı Ken Paxton, geçen yıl Mayıs ayının ilk gününde bir basın açıklaması yaptı ve Kovid-19 sürecinde aşı üretimi yapan üç büyük ilaç şirketi hakkında soruşturma yürüttüğünü duyurdu. Paxton’un soruşturması, bu üç ilaç şirketinin, ürettikleri aşının etkinliği konusunda halka yalan söylemiş olabileceği üzerine yoğunlaşıyordu. Fakat açıklamada “Halka dayatılan pandemi tedbirlerinde kararların kimler tarafından nasıl alındığı, siyasi baskıların düzeyi ve tüm bu süreçten kâr edenlerin para kazanmak için neleri göze aldığının da” inceleneceği belirtilmişti.
Paxton’un bu açıklamasından 10 gün sonra Amerikan yönetimi dünyada pandeminin bittiğini açıkladı. Ve bu 3 yıllık pandemi döneminde yaptıkları hilelerin ortaya çıkacağı korkusu, Teksaslı siyasetçileri harekete geçirdi.
İlk iş görevden almak oldu
Savcı Paxton hakkında hemen bir karşı soruşturma açıldı. Ve sadece 2 haftalık bir sürecin sonunda Teksas Temsilciler Meclisi’ndeki siyasetçilerin kararıyla başsavcı görevinden alındı.
Bu gelişmeyle rahat bir nefes alan Pfizer’ın mutluluğu yedi ay sürdü. Eylül ayında Paxton, Temsilciler Meclisi’nin soruşturmasından beraat etti ve görevine geri döndü. Döner dönmez de ilk işi Pfizer soruşturmasını tamamlayarak dava açmak oldu.
Paxton, eyalet mahkemesine sunduğu şikâyette, Pfizer'ın Kovid-19 aşısının %95 etkili olduğunu iddia etmesinin tamamen yanıltıcı olduğunu ve yapılan detaylı incelemelerin aşının sadece %0,85 oranında etkili olduğunu gösterdiğini söyledi.
Savcı ayrıca Pfizer’ın aşı diye sattığı ürünün pazarlamasını kolaylaştırmak ve bu ticari fırsatı daha da genişletmek için gerçekleri açıklayan bilim adamlarını da baskıyla susturduğunu belirtti
. Paxton yaptığı açıklamada “Zalimce dayatmalar ve yalanlarla satılan kusurlu bir ürünü almaya zorlanan Teksas halkı için adalet arıyoruz. Gerçekler ortada. Pfizer, Kovid-19 aşılarıyla ilgili gerçeği söylemedi. Biden yönetimi, halka yasa dışı halk sağlığı kararlarını dayatmak ve ilaç şirketlerini zenginleştirmek için salgını silah olarak kullanırken, ben de Pfizer'in eylemleriyle yanıltılan ve zarar gören vatandaşlarımızı korumak için sahip olduğum her aracı kullanacağım" dedi.
Paxton’un açtığı dava aslında sembolik bir cezayı öngörüyor. Yani mahkeme Pfizer’ı haksız bulursa, şirket en fazla 10 milyon dolarlık bir cezaya maruz kalacak. Kovid-19 aşısından elde ettiği 74 milyar dolarlık gelirin yanında bu ceza çok hafif gibi görünebilir. Ama davanın kazanılması durumunda asıl zafer, Pfizer ve diğer aşı kartellerinin haksızlığının ispatlanması ve başka davalar için de kapıların açılması olacak.
- Gerçekleri açıklayan tutuklanıyor
- Aşıların gerçek yüzünü ortaya çıkaran her yeni gelişme, aşı kartelleri ve hükümetler tarafından baskıyla susturuluyor. Yeni Zelanda’da bir sağlık çalışanı, geçtiğimiz ay Kamu Sağlığı Kurumu’nun bilgisayarlarına sızarak devletin Kovid-19 aşıları hakkında nasıl yalan söylediğini ortaya koydu. 56 yaşındaki Barry Young'ın resmi raporlardan elde ettiği bilgiye göre kovid aşıları dünya çapında 10 milyondan fazla kişinin ölümüne neden oldu. Yani her 1.000 doz korona aşısında en az 1 ölüm yaşandı. Bu korkunç gerçek, İngiltere’ye bağlı Yeni Zelanda hükümetini hemen harekete geçirdi.
- Bilgileri gizlice alan ve internette yayınlayan Barry Young, ‘gizli belgeleri çalma ve halk arasında yanlış bilgi yayma’ suçlamasıyla tutuklandı. Yeni Zelanda Sağlık Bakanı Shane Reti, bilgileri dünyaya yayan adamı ‘komplo teorisyeni’ olarak yaftaladı ama çalınan bilgilerin nasıl hem ‘gizli’ hem de ‘yalan’ olduğu konusuna açıklık getiremedi.