Koş Joe koş
Rum ve Ermeni lobisinin hempası. 1974 Kıbrıs harekâtından beri Rumların senatodaki kozu; Türkiye’ye silah ambargolarının imzacısı. Ermeni iddialarının avukatı, “soykırım”ı tanıma yanlısı. 2015’te Beyaz Saray’da Barzanî’ye “İkimizin de ömrü Kürt devletini görmeye yetecek” diyen odur. Trump’ın Suriye’den çekilme kararına Türk ordusu YPG’ye saldırır gerekçesiyle karşı çıkan da. 2016 Ocak ayında Türkiye’ye geldiğinde MİT tırları davasından tutuklanan Can Dündar’ın karısı ve oğluyla görüşen; oğluna “Çok cesur bir baban var” diye paye veren de yine Joe Biden’dan başkası değildir.
Bu yazı 15 Haziran 2020 tarihinde, Gerçek Hayat dergisinin 1025. sayısında yayınlanmıştır.
Kasım’daki seçim için Demokratlar tercihlerini yaptı.
Salgın ve ekonomik yıkımın ardından ‘Nefes alamıyorum’ isyanı Trump’ın seçim hesaplarını altüst etmişken Joe Biden’ı ABD’nin 45. başkanı yapmak üzere yarışa asıldılar. 8 yıl Obama’nın naibi olarak herkesin âşina olduğu bu suretin sireti nedir acaba? Mitinglerde “Koş Joe, Koş!” sloganları atılan Biden, nereden nereye koşmakta? 1942’de Pennsylvania’da Irlandalı Katolik bir ailede dünyaya gelir. Varlıklı babasının işleri ters gidince dedesinin evine taşınırlar. Küçük Joe’nun o yıllarda daha mühim bir problemi vardır: Kekemedir. Yirmili yaşlarına kadar ayna karşısında şiir okuyarak onun üstesinden gelmeye çalışır. 2020’deki adaylık tartışmalarında nükseden kekemeliğine bakılırsa bunu tam başarmış değil. Tarih, siyaset bilimi ve hukuk okur. Okulların futbol takımında bekte oynar.
Bahamalardaki bir tatilde New Yorklu zengin kızı Neilia Hunter’le tanışır. 1969’da avukat olduğunda gözü siyasettedir. 30 yaşında ülke tarihinin en genç senatörlerinden biri olarak senatoya girer. Sonraki 28 yılda da Delaware’den oyların yüzde 60’ını alarak 7 kez seçilecektir.
Aile Trajedisi
Hayalleri gerçek olmuşken karısı, üç çocuğuyla birlikte Noel ağacı alıp eve dönüş yolunda feci bir trafik kazası geçirir.
Karısı ve 1 yaşındaki kızı ölür, iki oğlu da ciddi biçimde yaralanır. “Tanrı’nın bana korkunç bir hile yaptığını düşündüm ve kızgındım” diye anlatır o günleri. Intiharı düşünür. Geceleri kavga edeceği birilerini aradığı yürüyüşler yapar. Beş yıl sonra İngilizce öğretmeni Jill Jacobs ile Katolik nikâhıyla evlenir. Biden yaşadığı aile trajedisiyle ve iyi bir baba oluşuyla kamuoyunun sempatisini toplar. Kazadan yaralı kurtulan oğullarından Beau Delaware başsavcısı iken 46 yaşında beyin kanserinden öldüğünde Biden bir kez daha kamuoyunun sempatisini kazanacaktır. Iki çocuğunu yitirmenin acısını tatmış baba imajı, halkla ilişkilerine duygusal bir derinlik kazandırır. Biden, uzun siyasî hayatında pek çok kritik kararın alınmasında etkili olmuş bir isim. Dış Ilişkiler Komitesi (CFR)’nde iken Kosova savaşı esnasında Sırbistan’ın bombalanmasını savunmuş. Sırp lider Miloşeviç ile 4 saatlik bir görüşme yapmış ve “Bence sen lanet olası bir savaş suçlususun ve bir suçlu olarak yargılanmalısın” demiş. “Kamu hayatımın en gururlu anı” diye anması bundan.
Çok Cesur Bir Baban Var
11 Eylül sonrası Afganistan işgalini destekler; “Ne gerekiyorsa yapmalıyız” diyenlerdendir.
Saddam’ı bertaraf edilmesi gereken bir düşman olarak tanımlar, kitle imha silahları yalanına ortak olur ve 2002 Ekim’inde müdahale lehinde oy kullanır. Savaşı ve karardaki rolünü bir hata olarak göreceği yıllarda dahi geri çekilmeyi savunmaz ama. Bilakis Üçüncü Yol adıyla Irak’ın parçalanması stratejisinin müdafii olur.
Rum ve Ermeni lobisinin hempası. 1974 Kıbrıs harekâtından beri Rumların senatodaki kozu; Türkiye’ye silah ambargolarının imzacısı.
Ermeni iddialarının avukatı, “soykırım”ı tanıma yanlısı.
Kürtlere yaklaşımıysa İsrail’le paralel. 2015’te Beyaz Saray’da Barzanî’ye “İkimizin de ömrü Kürt devletini görmeye yetecek” diyen odur.
- Trump’ın Suriye’den çekilme kararına Türk ordusu YPG’ye saldırır gerekçesiyle karşı çıkan da.
- 2016 Ocak ayında Türkiye’ye geldiğinde MİT tırları davasında tutuklanan Can Dündar’ın karısı ve oğluyla görüşen; oğluna “Çok cesur bir baban var” diye paye veren de.
Yahudi Olmasına Gerek Yok
Onun en üst kimliği ise Siyonistlik. 1973’te Kahire’den, Süveyş’ten geçerek İsrail’e gitmiş, Golda Meir’le görüşmüştü. Begin ve Peres’le kişisel dostluk kurmuştu. 2007’de başkan adaylığı sürecinde “Ben bir siyonistim. Siyonist olmanız için Yahudi olmanıza gerek yok” sözü ona aitti.
Oğlu Hunter Yahudi bir gelin alınca Fısıh bayramını evde kutladığında bir parça Yahudi olmayı da başaracaktı.
Mavi Marmara katliamı hakkında “Güvenliğini ilgilendiren konularda Israil’in mutlak tasarruf hakkı vardır” diyerek faillerin yanında durdu.
2014’te Brookings Institution’da “Şayet bir İsrail olmasaydı bizim onu icat etmemiz gerekirdi” dedi. Israil’e ülkesinin verdiği desteği “iyilik değil, ahlâkî bir vecibe; ahlâkî vecibeden de fazlası” olarak tarif etti.
- 2015’te Kudüs’te “Benim adım Joe Biden ve herkes bilir ki ben Israil’i seviyorum” diyerek –kendi tabiriyle- Yahudi Devleti’nin kuruluş yıldönümünü kutladı. Rolleri icabı Netanyahu’yla ihtilafa düşseler de Biden hürmeti elden bırakmıyor: “Israil politikalarının eleştirisi antisemitizm değildir.” Trump’ın siyaseti Amerikan futbolu oynar gibi yapmasına da bu yüzden karşı. “Bu Israil yanlısı olmakla ilgili bir husus değil, Israil’in geleceğinin Trump’ın kişisel emellerine hizmet etmesi meselesi.” Şu kesin: Ortadoğu’ya felâket getiren Obama’dan beter. Trump’tan iyi mi, orası kesin değil.
Pedofil
Küreselcilerin figürlerinden sayılan Biden,
LGBT ideolojisinin saha hâkimiyeti için önemli işler yaptı.
Kürtajı savundu.
Hemcinslerin evliliğini meşru buldu.
Obama, Katolik oyları kaybetmemek için, eşcinsel evliliklere izin vereceklerini duyurmayı erteleme niyetindeydi ama Biden emrivakiyle onu da beyana zorladı. Bilahare mesaj disiplinine uymadığından ötürü Obama’dan özür diledi ve daha sonra da ordudaki eşcinsellerin hakları için mücadelesine kaldığı yerden devam etti.
Wikileaks’in yayınladığı Pizzagate hadisesinde adı geçen Joe Biden’ın kız çocuklarına yaklaşımı kendisinin bir pedofil olduğu iddiasına ciddiyet kazandırıyor. Ulu orta kız çocuklarına ve kadınlara yanaşıp bellerinden sarması, omuzlarına ellerini koyması, saçlarını koklayıp kulaklarına bir şeyler söylemesi, öpmeye çalışması… Onlarca videoda bu rezalete tanık olmak mümkün.
8 kadın, onun bu tür davranışlarından mağdur oldukları beyanında bulundu. Hemen hepsi Demokrat olan kadınlar, ABD’yi ve bir anlamda dünyayı yönetecek kişinin gücü kötüye kullanan ve zaaflı biri olmaması gerektiğini söylüyorlar.
83 Bin Dolar Maaş
Tek zaafı cinsellik değil. Para konusunda ciddi biçimde faka basmış durumda. Senatonun en fakir mensuplarından olmakla övündüğü yıllar geride kaldı.
Kardeşi James’in yönetici olarak işe başladığı şirket Irak’ta milyar dolarlık ihaleler aldı. Yahudi karısıyla birlikte koluna Ibranice dövme yaptıran oğlu Hunter ise, Ukrayna ve Çin’de onun adına iş kovalıyor, milyonlar karşılığında lobicilik yapıyor. Ukrayna devletine ait bir doğal gaz şirketinde 83 bin dolar maaşla yönetim kurulu üyeliği, kazandıklarının yanında küçük bir ücret. Trump, Hunter’ı soruşturması için Ukrayna devlet başkanına telefon açınca kendisine karşı azil süreci başlatıldı. Biden ise, şayet soruşturma açan savcıyı görevden almazsa 1 milyar dolarlık desteği kesecekleri tehdidinde bulundu. Bu da kayıtlara geçti. Şimdi cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu senatoda hesap verecek. Ama hâmileri sağlam, ceza alma ihtimali Trump’ınki kadar yüksek değil.
Uykucu ve Çin'ci
Biden baştan beri Başkan olma sevdasındaydı. Ta 1988’de adaylığını açıklamıştı. Kennedy’nin ve Ingiliz Işçi Partisi’nin metinlerinden intihal yaptığı için adaylığını çekmek zorunda kalmıştı. 2008’de Obama’ya karşı aday oldu ama Iowa seçimlerinde istediğini alamadı, yine çekilmek zorunda kaldı. Başkanlık koltuğuna oturacak olsa da naiplik sıfatı değişmeyecek; Obama’sız Obamacılık döneminde perde gerisinde gene “arkadaşım Obama” olacak. Doktordan sağlam raporu alıp yayınlasa da Biden’dan sağlıklı bir başkan çıkacağı hayli şüpheli. Iki beyin ameliyatı geçirmiş biri için gayet sağlıklı gözükse de gevezeliği ve gaflarıyla ünlü siyasetçinin kaygı verici bunama belirtileri gösterdiğine yandaşları da itiraz edemiyor. Anketlerdeki iyimser rakamlar ilk televizyon tartışmasında değişecektir. Trump, “Uykucu” ve “Çin’ci” dediği Biden’ı bir güzel hırpalamadan yollamayacaktır.
Cenaze Levazımatçısı
Vesayetçiler diledikleri vakit şantajla indirebilecekleri bir kuklayı başa geçirmek istiyorlar, bu aşikâr.
Fakat 350 milyonluk ülkede bula bula 78 yaşında bunak bir sübyancıyı bulabildilerse küreselciler için de işler pek iç açıcı değil demektir. Kendisinden 4 yaş küçük Trump her şeye rağmen daha dinamik ve dirayetli. Bağışçıları da hiç cimri değil; onu bir dönem daha koltuğunda tutmak için milyar dolar tutarındaki çekler çoktan imzalandı.Çin virüsü ve ‘Nefes Alamıyorum’ isyanıyla komaya girmiş ülkede son sözü kışkırtılmış siyah nüfus mu söyleyecek, yoksa daha fazla sandığa gitme lüzumu duyacak olan ürkütülmüş beyaz nüfus mu? Cenaze levazımatçısının hangisi olacağına bakalım kim karar verecek.