Kayseri 7’lisi

HABER MASASI
Abone Ol

Kayseri birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan ve bu nedenle kültürel zenginliği olan bir şehirdir. İpek Yolunun geçiş güzergâhlarından olan şehir Hititler, Bizanslılar, Anadolu Selçuklular, Karamanoğlu ve Dulkadiroğlu beylikleri ve Osmanlılar’ın yönetiminde kalmış ve tarihi boyunca önemini koruyarak gelişmiştir. Anadolu’nun yıldız kentlerinden Kayseri’de görülmesi gereken yerleri sizin için derledik:

Cumhuriyet Meydanı

Cumhuriyet Meydanı.

Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait eserleri bünyesinde barındıran ve Kayseri Cumhuriyet Meydanı, alan genişliği bakımından da Türkiye’deki en geniş meydan olma özelliğine sahip. Güneyinde Roma döneminden kalma Kayseri Kalesi, kuzeybatısı ile doğusunda Selçuklu dönemi eserlerinden Sahabiye Medresesi ile Hunat Külliyesi yer alıyor. Ortasında Osmanlı döneminde inşa edilen Saat Kulesi, batısında yine Osmanlı eseri olan ve Mimar Sinan’ın Kayseri merkezindeki tek eseri Kurşunlu Camii ve güneyinde Cumhuriyet döneminde yapılan Bürüngüz Camii bulunuyor. Mimar Sinan’ın 1573 yılında inşa ettiği ve asıl adı Hacı Ahmet Paşa Camisi olan Kurşunlu Camii, Klasik Osmanlı dönemi mimarisinin başarılı bir örneği. Cami, merkezi kubbesinin kurşunla kaplı olması sebebiyle sonradan “Kurşunlu Cami” adını almış.

Kayseri Kalesi Ve Surları

Kayseri Kalesi Ve Surları.

Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda yer alan Kayseri Kalesi ve Surları, Kayseri’nin en kadim yapılarından. Kaleye ait ilk bilgiye M.S. 3. yüzyılda İmparator Gordianus dönemindeki sikkelerde rastlıyoruz. Romalılardan başlayarak Bizanslılar, Danişmentliler, Selçuklular, Dulkadiroğulları, Karamaoğulları ve Osmanlılar tarafından Kayseri Kalesi'nin iç ve dış surlarına tamir ve tadil çalışmaları yapıldığı biliniyor. Dış surların az bir bölümü ve iç surların önemli bir bölümü günümüze ulaşmış. Kayseri Kalesi iç ve dış kale olmak üzere iki ayrı bölüm olarak tasarlanmış, dış kale şehri güney ve batıdan kuşatarak çevreliyor. Tarihi Kayseri Kalesi’nin içi Büyükşehir Belediyesi tarafından kültür sanat merkezi şeklinde donatılmış durumda. Kale içerisinde bulunan arkeoloji müzesi, sanatçılar sokağı ve çeşitli sergi salonları ile yeme içme mekânları da ziyaretçilere keyifli bir gezi imkânı sunuyor. Kayseri Arkeoloji Müzesi’nde Hititler'den bu yana pek çok medeniyete ev sahipliği yapan Kayseri'nin ilk çağları ait ve özellikle Asur kolonilerinden olan Kaniş-Karum yerleşkesinde bulunan başta yazılı tabletler olmak üzere binlerce eser ile Roma - Bizans dönemine ait birçok eser müzede yer alıyor.

Kapalı Çarşı

Kapalı Çarşı.

Kayseri’nin kalbinde yer alan, Osmanlı döneminde yapılan kapalı çarşılar arasında en büyük ikinci kapalı çarşı olarak kabul edilen ve 15. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen Kapalı Çarşı’nın sokaklarını adımlarken, asırlardır tavanında yankılanan tarihin sesini duymaya çalışabilirsiniz. 1870 yılında yaşanan yangında neredeyse tamamen yanan Kapalı Çarşı, Maraşlı Osman Paşa’nın uğraşları ile taş malzeme ile yeniden yaptırılarak günümüze ulaşması sağlanmış. Tarihi vesikalarda “muhteşem kâgir çarşı” olarak geçen tarihi yapı, sokaklarına ilk adımını atanlara büyülü bir atmosfer sunuyor.

Tarihi Kayseri Mahallesi

Tarihi Kayseri Mahallesi.

Kayseri kültürünü en iyi şekilde yansıtan tarihi Kayseri evlerinin bulunduğu Kayseri Mahallesi, restore edilen 40 konakla ve devam eden çalışmalarla ülkemizdeki eşsiz ve nadir tarihi mahallelerden birisi. Bakkalın, berberin, fırının, aktarın ve diğer esnaf grubunun yeniden canlandırıldığı, eski Kayseri âdetlerinin görülebileceği mekânlardan oluşan ve konaklarında Kayseri musikileri, Kayseri yemekleri, sanat eserleri ve geleneklerinin yaşatıldığı tarihi mahalleyi ziyaret ederken geçmişe yaptığınız yolcuğun bitmesini istemeyeceksiniz.

Selçuklu Uygarlığı Müzesi

Selçuklu Uygarlığı Müzesi.

Gevher Nesibe Darüşşifası ve Gıyasiye Medresesi Selçuklu hükümdarlarından II. Kılıçarslan’ın kızı Gevher Nesibe Sultan’ın vasiyeti üzerine, kardeşi I. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından 1205-1206 yıllarında yaptırılmış. Anadolu mimarlık tarihinin günümüze kalan en önemli yapılarından "Çifte Medrese" olarak da tanınan darüşşifa ve medrese, Anadolu’nun ilk uygulamalı tıp medresesi özelliğini taşıyor. Selçuklu Medeniyeti’nin her yönüyle ele alındığı müzeyi gezerken Selçuklularda akıl hastalarına yönelik su ve müzik sesiyle tedavi uygulanan Bimarhane bölümü özellikle ilginizi çekecek.

Mimar Sinan Evi

Mimar Sinan Evi.

Kayseri’nin Ağırnas Mahallesi’nde dünyaya gelen ve Osmanlı İmparatorluğu’nun dünyaya damgasını vurduğu dönemin en önemli şahsiyetlerinden biri olan Mimar Sinan (Kocasinan)’ın doğduğu ve 22 yaşına kadar yaşadığı ev restore edildikten sonra müze olarak ziyarete açılmış. Ev, yer altındaki bölümleriyle birlikte toplamda 4 bin 505 metrekare kapalı alana sahip. Özellikle evin zemin katındaki kemerler, yer altı odaları, buğday saklama deposu, yer altı şehrine bağlanan galeriler ve mutfak kısmındaki aydınlatma sistemi ziyaret edenleri kendine hayran bırakıyor. Mimar Sinan Evi, Melikgazi ilçesinde yer alıyor ve Kayseri merkeze 27 kilometre uzaklıkta.

Sultan Sazlığı Kuş Cenneti

Sultan Sazlığı Kuş Cenneti.

Kayseri merkeze 75 km uzaklıktaki Yeşilhisar-Develi ilçe sınırlarında yer alan Sultan Sazlığı Afrika ile Avrupa arasındaki iki ana kuş göçü yolunun kesişme noktası olarak önemli bir rota özelliğine sahip. Sultan Sazlığı, Türkiye'nin en önemli kuş cennetlerinden biri olmakla birlikte, aralarında endemik olan 301 çeşit kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Büyük bir kısmı sazlarla kaplı olan Sultan Sazlığında, milli park sahasında yaşayan 40 kuş türünün kopyasının yer aldığı bölüm ile teknolojik imkânlarla donatılan tanıtım bölümü de yer almakta.