İşgalcilere taze kan lazım
Gazze soykırımının devam ettiği 10 ay boyunca işgal topraklarını terk ederek başka ülkelere kaçan Yahudi teröristlerin sayısının 1 milyonu bulduğu belirtiliyor. Gazze çevresi ve Lübnan’ın güneyindeki bölgeler artık onlar için ‘güvenli’ değil. Hâl böyle olunca, dünyanın farklı bölgelerindeki Yahudi lobileri, İsrail’e göçü teşvik etmek için çalışmalara başladı. Elbette en iyi bildikleri yöntemi kullanarak: Korku ve bedava mal!
İşgalci teröristler Gazze’de soykırıma devam ederken, Yahudi lobileri de bu soykırım sırasında ‘kan kaybeden’ İsrail’e yeni nüfus takviyesi için harekete geçti. ABD, Kanada, İngiltere ve Avustralya gibi ülkelerdeki sinagoglarda, Batı Şeria’dan ‘ev almak’ isteyen Yahudi teröristlere verilen emlak hizmetleri hızlandı. Geçtiğimiz Mart ayında ABD’de bir sinangogda düzenlenen ‘emlak satışı’ büyük ses getirmiş ve protestolar düzenlenmişti. Ama bu konuda hiçbir yaptırım olmayınca, dünyadaki neredeyse tüm büyük sinagoglar emlak ofisine dönüştü.
Bir Yahudi’yi yerinden kalkıp harekete geçirecek iki şey olduğunu biliyoruz.
Birincisi bedavaya gelen çalıntı mal,
İkincisi ise korku.
Filistinlilerin evlerini çalıp dünyanın diğer bölgelerindeki Yahudilere bedava dağıtma planı şimdilik ‘potansiyel’ olarak devam ediyor. Çünkü Gazze’deki soykırım işgalciler açısından da çok iyi gitmiyor ve bedava ev için bile olsa Yahudiler İsrail’e göçmeye sıcak bakmıyor.
Bu da planın ikinci aşamasını devreye sokuyor: Korku!
‘Fransa’da Yahudiler için bir gelecek yok’
Yahudi lobileri, bu planı devreye sokmak için Avrupa’nın en fazla Yahudi nüfusuna sahip ülkesi olan Fransa’da çalışmalara başladı. Kayıtlara göre Fransa’da 550 bin kadar Yahudi yaşıyor. Ülkede hem siyaseti hem de ekonomiyi yöneten bu ‘zavallı azınlık’ için en büyük tehdit ise ‘5 milyonluk Müslüman nüfusu.’ Üstelik bu nüfus onların hiç de istemediği oranda artıyor.
Bu ‘büyük tehlikeye’ dikkat çeken Paris Büyük Sinagogu Hahamı Moşe Sebbag, geçtiğimiz ay İsrail merkezli Jerusalem Post'a yaptığı açıklamada, Fransa'daki Yahudilerin siyasi yelpazenin sağında ve solunda yer alan antisemitizm arasında sıkıştığını ve "kimin kendilerinden daha fazla nefret ettiğini bilmediklerini" söyledi.
"Bugün Fransa'da Yahudiler için bir gelecek olmadığı açık," diyen Hahamın Yahudilere bir de çağrısı vardı: "Genç olan herkese İsrail'e veya daha güvenli bir ülkeye gitmesini söylüyorum."
Haham Sebbag’ın açıklamalarında özellikle ‘genç Yahudiler’ ifadesi dikkat çekiyor. Yani olası bir ‘savaşta’ hiçbir işlerine yaramayacak olan yaşlı nüfusa İsrail bile sıcak bakmıyor. Yaşlıların neden Fransa’da kalması gerektiğini ise Haham başı “Onlar zaten Fransa’ya uyum sağladı” sözleriyle açıklıyor.
Hahamın kafası çok karışık
Daha önceki açıklamalarında Fransa’nın Yahudiler için cennet olduğunu söyleyen Fransız hahamın fikir değiştirmesine sebep olan şey ise Haziran sonunda yapılan Avrupa seçimlerinde sağ bloğun büyük bir zafer kazanması.
Fakat sözlerine bakılırsa haham Sebbag’ın kafası oldukça karışık. Kendisi Macron’un da içinde olduğu ‘ortacıların’ seçmeni. Bundan önce de Yahudileri bu partiye oy vermesi için teşvik etmiş. Son seçimlerde ise aşırı sağcılar büyük bir güç kazandı ve bununla birlikte solcular da oyunu artırdı.
Haham’a göre iki taraf da Yahudiler için ideal bir ortam sunmuyor. Eskiden Yahudileri çok seven solcuların şimdilerde Filistin’e destek vermesinden şikayetçi. Üstelik aynı solcular ülkeye ‘sonradan gelen’ göçmenlere de gereğinden fazla iyi davranıyor. Bu yüzden artık solcular, Fransa’daki Yahudiler için muteber insanlar değil. Bu durumdan “Diğer ülkelerden gelen göçmenler daha iyi bir yaşam arayışıyla Fransa'ya geliyor ancak Yahudiler kadar iyi entegre olamıyorlar. Üstelik pek çok Müslüman, Fransız toplumunun laik kurallarına uymayı reddediyor ve devlet dairelerinde daha fazla başörtüsü takılıyor” sözleriyle şikayet ediyor.
Hahamın solculardan bir diğer şikayeti ise tabi ki maddî. Ona göre “hümanist ideolojik eğilime sahip olanlar” (yani vicdanlı Avrupalılar) göçmenlere sosyal yardımlarda bulunmak için zenginlerin (yani paralı Yahudilerin) vergilerini artırmayı düşünüyorlar.
Gönlü ırkçılardan yana
İsrail gazetesine verdiği röportajın başlığı ve büyük kısmı “Fransa’da aşırı sağ güçlendiği için Yahudilere yer kalmadı” minvalinde olsa da Haham röportajın büyük bölümünde aşırı sağcıları övüp duruyor. Entegre olmamış göçmenlerin yaşadığı birçok bölgede aşırı sağın güçlendiğini söylüyor. Tabii bu da işine geliyor çünkü ırkçıların Müslümanların ensesinde olması hoşuna gidiyor.
Babası açıkça Nazi hayranı olan ve ondan devraldığı partiyi son seçimlerde zirveye taşıyan Marine Le Pen'e ise övgüler diziyor. Irkçı Le Pen’i, Fransız kimliğini ve kültürünü korumaya odaklandığı için övüyor. Fransız solcuları 7 Ekim hâdiselerini ‘sorgularken’, ırkçı Fransızların hiç sorgulamadan İsrail’e destek verdiğini söylüyor. Haham’a göre solcular, Filistin destekçisi eylemlere göz yumarken, aşırı sağcılar bu eylemleri her yerde bastırarak Yahudilerin içine su serpiyor.
Bu yüzden hahama göre Fransız aşırı sağı, İsrail'in ‘kendini savunma becerisine’ destek sunuyor ama solcular yavaş yavaş İsrail sevgisinden uzaklaşıyor. Fransız solu ise ona göre “son zamanlarda gittikçe antisemitik oldu" ve artık Yahudileri yeterince savunmuyorlar. Bu da Yahudi hahama söyleyecek tek bir şey bırakıyor: “Onlar birbirini yesin, biz İsrail’e kaçalım.”