İşgal devleti Raid Salah’ın yakasını bırakmıyor
İşgal devletinin otu, böceği bahane ederek Raid Salah’ı içeri tutma hırsı avukatlarının da dediği gibi bütün hukuk teamüllerini altüst etmiş durumda. 2017 yılından bu yana sosyal hiçbir etkinliğe karışmasına izin verilmeyen, medya ile teması engellenen bir Salah figürü söz konusu. Amaç belli: Ağzından çıkan her sözün Filistin kamuoyu nezdinde bir karşılığı varsa ne yapıp edip konuşması, insanlarla temasa geçmesi engellenmeli.
10 Şubat günü Siyonist işgal hükümetinin Hayfa mahkemesi 1948 Filistin İslâmî Hareketi lideri Şeyh Rid Salah’a 28 ay hapis cezası verdi. Siyonist çetenin isnat ettiği suç “terör eylemlerinin kışkırtıcılığını yapmak.” Bu kapsamda Rid Salah 2017 Temmuz’unda öldürülen iki işgal polisinin ardından kötü konuşmakla itham ediliyor. Bir Filistinli olarak ne yapacaktı? Ölen İsrailli polislerin ardından helva döküp ağıt mı yakacaktı?
İşgal devletinin otu, böceği bahane ederek Rid Salah’ı içeride tutma hırsı avukatlarının da dediği gibi bütün “hukuk” teamüllerini altüst etmiş durumda. 2017 yılından bu yana sosyal hiçbir etkinliğe karışmasına izin verilmeyen, medya ile teması engellenen bir Salah figürü söz konusu. Amaç belli: Ağzından çıkan her sözün Filistin kamuoyu nezdinde bir karşılığı varsa ne yapıp edip konuşması, insanlarla temasa geçmesi engellenmeli.
İSRAİLLİ BAKAN TİVİT ATTI
2017 yazında İsrailli polislerin ölümü gerekçesiyle Mescid-i Aksa’ya girişler daha bir sıkılaştırıldı. Geçiş yerlerine kameralar ve metal dedektörler yerleştirildi. Filistin toplumunun buna tepki vermesi kaçınılmazdı. Çıkan olaylar Umm-ul Fehm kasabasında ikamet eden Rid Salah’ı “terör eylemlerini desteklemek ve olayları tırmandırmak” suçlamasıyla tutuklamak için bahane oldu.
2015 yılından bu yana ülke dışına çıkışı yasaklanan Rid Salah, İsrail işgal devleti açısından bir “ulusal güvenlik meselesi” olarak algılanıyor.
Nitekim İsrail İç Güvenlik Bakanı Gilad Erdan, Şeyh Salah’a verilen 28 aylık cezanın ardından öyle bir rahatlamış olmalı ki, şöyle bir tivit attı. “Bu ceza, terör destekçilerinin ve kışkırtıcıların İsrail meclisi Knesset’te değil, layık oldukları gibi hapiste olmaları gerektiğini ortaya koyuyor.”
FİLİSTİNLİLER SADECE BATI ŞERİA VE GAZZE’DE DEĞİL
Filistin coğrafyasında yaşayan Filistinlilerin toplam nüfusu neredeyse işgalci Yahudiler ile aynı. Her iki kesimin de nüfusu 6,5 milyonu biraz geçmiş durumda. Filistin toplumunun 3 milyonu Batı Şeria, 2 milyonu ise Gazze şeridinde yaşıyor. Yaklaşık 1 milyon 600 bin Filistinli ise doğrudan İsrail işgal devletinin sınırları içerisinde ikamet ediyor. Şeyh Rid Salah da bunlardan biri. İşgal devletinde yaşamak durumunda kalan Filistinliler tıpkı Batı Şeria ve Gazze’deki kardeşleri gibi pek çok haktan mahrum. Siyonistler tarafından ikinci sınıf vatandaş statüsünde görülen Filistinlilerin yaşadıkları bölgeler kasten ihmal ediliyor, kamu hizmetleri yeterli ve düzgün bir şekilde verilmiyor.
Mülk edinme ve iş bulma gibi konularda ciddi bir ayrımcılık söz konusu.
İŞGAL DEVLETİ TARAFINDAN YASAKLANDI
Hayatın her alanında görülen bu duruma karşı Şeyh Salah’ın başında olduğu 1948 Filistin İslami Hareketi büyük bir mücadele veriyor ve sosyal alanda yürüttüğü faaliyetlerle mahrumiyet zincirini birazcık olsun hafifletiyor. Çocuklar için anaokullar ve diğer eğitim kurumlarını hizmete sokan, sağlık alanında yatırımlar yaparak klinikler açan hareket aynı zamanda dezavantajlı kesimler için sosyal sorumluluk projeleri yürütüyor. İsrail işgal yönetimi bu faaliyetlerden o kadar rahatsızlık duyuyor ki, 2015 yılında Şeyh Rid Salah’ın başında olduğu hareketin kuzey şubesini terör örgütü ilan ederek yasakladı.
1948 FİLİSTİN İSLAMİ HAREKETİ’NİN KISA TARİHÇESİ
Hareket 1971 yılında Abdullah Nemir Derviş tarafından kuruldu. 1991 yılında hareketin başına İbrahim Sarsur geçti. 1996 yılında İsrail parlamentosuna girme kararı hareketi ikiye böldü. Kuzey şubesinin lideri Rid Salah, bu kararı eleştirdi ve seçimleri boykot etti. Güney şubesinin lideri İbrahim Sarsur ise İsrail Parlamentosuna girdi ve 2015 yılında aktif siyaseti bırakana dek 3 dönem milletvekilliği yaptı.
2010 yılında yapılan seçimlerde Güney şubenin yöneticiliğine Sarsur’u 50 oy farkla geçen Hamed Ebu Daabas getirildi.
Ebu Daabas 2010 yılında Rid Salah ile birlikte Gazze ablukasını kırmak için Mavi Marmara girişimine katıldı. Kuzey ve Güney şubelerinin tekrar birleşeceğine dair umutları yeşerten bu hadiseyi 2012 yılındaki birleşme teşebbüsü izledi. Ekim ayına dek devam eden müzakereler sonuçsuz kalınca Güney şube İbrahim Sarsur’u Birleşik Arap Listesi’nden aday gösterip İsrail seçimlerine yeniden katıldı.
Şeyh Rid Salah’ın başında olduğu Kuzey şube Hayfa’nın 32 kilometre güneybatısındaki Umm-ul Fehm’i merkez edinirken Güney şube Tel Aviv’in 20 kilometre batısındaki Kefer Kasım kasabasında yer alıyor.