Ermenistan’ın silahlandırılmasında Hindistan-İran işbirliği

SAMİR BABAOĞLU
Abone Ol

İran’ın Ermenistan’ı desteklediği açık bir gerçek olarak ortadayken, ülkesindeki Müslümanlara karşı aşırı şovenist ve ırkçı politikalar yürüten Modi hükumetinin İran’la aynı safta olması çok da şaşılacak bir konu değil. Yerel çatışmalarda daima Müslümanların karşısında yer alma eğilimi, Hindistan'ın İsrail, Sırbistan ve Myanmar'a verdiği destekte de kendini gösteriyor.

Azerbaycan’da yayın yapan Caliber sitesi, Temmuz ayının sonunda Hindistan’ın İran üzerinden Ermenistan’a gizlice askerî malzeme götüren konvoyun görüntülerini yayımladı. Hindistan’ın Ermenistan’a verdiği askerî teçhizatın ilk başta deniz yoluyla İran’ın Bender Abbas limanına, oradan da karayolu vasıtasıyla İran’la Ermenistan arasındaki Norduz sınır kapısından Ermenistan’a giriş yaptığı belirtiliyor.

Düzinelerce konvoyun hareket ettiği görüntülerdeki kamyonlarda hangi sistemlerin olduğu belli olmasa da Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev, Hindistan’ın Bakü büyükelçisiyle bir araya gelerek Ermenistan’la Azerbaycan arasında barış antlaşmasının imzalanacağı bir dönemde Hindistan’ın Erivan’a askerî sevkiyatının ciddi endişe yarattığını belirtti.

Son 3 senede Ermenistan’la Hindistan arasındaki askerî işbirliğinin oldukça arttığını belirtmek gerekiyor. Hindistan’da yayın yapan Economic Times’a göre Eylül 2022’de Ermenistan, Hindistan’dan tahmini 245 milyon dolar değerinde ağır silahlar sipariş etti. Ermenistan’ın verdiği sipariş Karabağ’da kullanılmak üzere çok sayıda füzeler, roketler ve mühimmatı kapsıyordu. Kaynaklardan alıntı yapan Economic Times, siparişin Hindistan Ordusu tarafından da kullanılan yerli Pinaka çok namlulu roketatarlar, tanksavar roketleri ve bir dizi mühimmattan oluştuğunu belirtti. İkinci Karabağ Savaşı sırasında da Hindistan’ın Ermenistan’a dört Swathi radarı tedarik ettiğini ifade etmek gerekiyor.

Geçtiğimiz sene de Ermenistan, Hindistanlı özel bir savunma şirketi Bharat Forge tarafından üretilen 155 mm'lik 39 kalibrelik bir topçu sistemi sipariş etmişti. Aynı yıl Ermenistan, Hindistan'la Hindistan Ordusu için Savunma Araştırma ve Geliştirme Teşkilatı (DRDO) tarafından geliştirilen Akash gibi orta menzilli, karadan havaya füze (SAM) sistemlerinin yanı sıra insansız hava araçları, karşı insansız hava araçları önlemleri ve gezici mühimmat tedariki dâhil olmak üzere daha fazla savunma anlaşması yapmak istediğini bildirmişti. Ermenistan Savunma Bakanı Suren Papikyan, Hindistan ile savunma işbirliğini genişletmek amacıyla geçen Ağustos ayında düzenlenen DefExpo'nun oturum aralarında Hintli mevkidaşı Rajnath Singh ile bu konuları görüşmek için bir araya gelmişti.

Ermenistan’a taşınan Hindistan askerî teçhizatının görüntülerinin medyaya düşmesinden 1 hafta önce ise Ermenistan Savunma Bakanı Suren Papikyan, Hindistan’ın Erivan Büyükelçisi Nilakshi Saha Sinha’yla bir araya gelmişti. Ermenistan Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre görüşmede bölge güvenliğinin yanı sıra savunma alanındaki ikili işbirliğinin ilerlemesi ve geliştirilmesine ilişkin birçok konu ele alındı. Ermenistan Savunma Bakan Yardımcısı Karen Brutyan liderliğindeki bir heyet, Şubat 2023’de Hindistan’ı ziyaret ederek Hindistan Savunma Bakanı Shri Rajnath Singh ile bir araya gelmişti. 2-4 Mart tarihlerinde ise Ermenistan Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı Eduard Asryan başkanlığındaki bir heyet Hindistan’a gitmiş, Hindistan Genelkurmay Başkanı General Anil Chauhan ile bir araya gelmişti.

  • Rusya’nın boşluğunu doldurma derdinde
  • Hindistan yeni ürettiği silahları satmak için uzun zamandır pazarlar arıyor ama Çin’in bölgedeki teknolojik hegemonyası bu pazarları bulmasında işini zorlaştırıyor. Diğer taraftan Ukrayna savaşının başlamasından sonra global ve bölge pazarlarında en büyük silah tedarikçilerinden olan Rusya’nın yokluğunun yarattığı boşluk var. Aranan bu boşlukta Yeni Delhi, tüm Post Sovyet bölgelerinde askerî-endüstriyel ürünlerini kolayca satarak, Rusya'dan sonra en büyük ikinci silah tedarikçisi olmak istiyor.
  • Büyük bir mağlubiyetle yüzleşmiş ve toparlanmak için fırsatlar kollayan Ermenistan için ucuz ve etkili olabilecek silah tedarikçisi kısmında Hindistan bir fırsat olarak görülüyor. Rus silahlarının hem İkinci Karabağ Savaşı sırasında hem de Ukrayna savaşı zamanı hantal ve modern olmayışının daha net ortaya çıkmasından dolayı da Ermenistan, Hindistan için potansiyel bir pazar ve aynı zamanda da silahlarını deneyebileceği muhtemel çatışma ortamı olarak görülüyor.
  • Hindistan’ın Ermenistan’a bu gözle bakmasında farklı nedenler de söz konusu. En önemlisi Azerbaycan’ın Pakistan ve Türkiye ile olan askerî işbirliğinin Ermenistan’ı kendisine kolay yöneltebileceğini biliyor. Öte yandan Azerbaycan’ın Keşmir konusunda tamamen Pakistan’ın yanında durmasından dolayı Hindistan’ın Azerbaycan’a karşı Ermenistan’ı desteklediğini görüyoruz.
  • Instc ve Çabahar projelerine Ermenistan’ı katma çabası
  • Hindistan, kurucusu olduğu Kuzey-Güney Uluslararası Taşımacılık Koridoru’na (INSTC) ve İran’da geliştirdiği Çabahar limanı ulaşımına Ermenistan’ı da dâhil ederek ilişkilerini daha da ileriye götürmeyi hedefliyor. Hindistan’da Mumbai’den başlayarak deniz yoluyla önce İran’da Çabahar’a, oradan da kara ve demiryolu bağlantısı özelinde Rusya’ya ulaşması planlanan Kuzey-Güney Uluslararası Taşımacılık Koridoru son dönemlerde oldukça gündeme gelen bir proje. Bir anlamda Çin’in başını çektiği “Bir kuşak Bir Yol” projesine alternatif olarak da değerlendirilen Kuzey-Güney Uluslararası Taşımacılık Koridoru, aslında İran’la Hindistan’ı bir birine sıkı bağlayan önemli bir güzergâh olarak da değerlendiriliyor.
  • İkinci Karabağ Savaşı sonrası İran’la Azerbaycan arasındaki ilişkilerin gerilmesi, Zengezur Koridoru’nun açılmasına İran’ın engel olması ve en son Azerbaycan sınırında İran’ın askerî tatbikat yapması, Azerbaycan’ın da Kuzey-Güney Uluslararası Taşımacılık Koridoru’na temkinli yanaşmasına sebep oldu.
  • INSTC anlaşmasını onaylayan 13 ülke arasında yer alan Azerbaycan’ın bu duruşunu kuvvetlendiren en önemli etkenlerden birisi de İranlı yetkililerin koridor konusunda Azerbaycan’ı dışlamaya çalışmasıdır. Ekim 2021 tarihinde İran Ticaret Geliştirme Teşkilatı Başkanı Alirıza Peymanpak, INSTC güzergâhını kastederek “Azerbaycan güzergâhının yerini, iki alternatif İran-Avrasya transit güzergâhı alacak. Bunlardan ilki, Karabağ Savaşı’nın onarım çalışmalarının tamamlanmasının ardından 2021 Kasım ayında Ermenistan üzerinden, ikincisi ise Hazar ve Karadeniz üzerinden açılıyor” demişti.
  • Buna paralel olarak İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, Ermeni mevkidaşı ile düzenlediği basın toplantısında "Hindistan'ın bu ulaşım bağlantısında oynayabileceği rolü değerlendiriyoruz. Projemizi hayata geçirmek için Ermenistan, İran ve Hindistan arasında üçlü bir platform oluşturmayı düşünüyoruz." diye ifade etmişti.

İran, Hindistan ve Ermenistan üçlü platformu

Abdullahiyan’ın bu açıklamasından sonra Nisan 2023'te İran, Hindistan ve Ermenistan dışişleri bakan yardımcıları arasındaki ilk üçlü siyasi istişare Erivan'da yapıldı. Üç ülke öncelikli olarak "ekonomik meseleler ve bölgesel iletişim kanalları"na odaklandıklarını ifade ederek "üçlü formatta istişareleri sürdürme konusunda” anlaştıklarını belirttiler. Bu üçlü formatın oluşturulması, Güney Kafkasya'daki Azerbaycan-Pakistan-Türkiye işbirliğine alternatif bir denge unsuru olarak oluşturulmuş gibi gözüküyor. Aynı zamanda bu girişim, Tahran'ın İkinci Karabağ Savaşı'ndan sonra Güney Kafkasya'da güç dengesini yeniden kurma çabasının bir parçası olarak görülebilir.

İran-Ermenistan-Hindistan işbirliğinin ekonomik ve ticaret ayağında İran’ın Çabahar Limanı çok stratejik bir öneme sahip. Global ve bölge düzeyinde çok ilgi çeken Çabahar Limanı, İran’ın açık denizlere ve okyanusa doğrudan erişimi olan tek limanıdır. Limanın Afganistan, Pakistan ve Hindistan gibi ülkelere olan coğrafi yakınlığı ve Kuzey-Güney Uluslararası Koridoru’ndaki önemli bir transit merkezi olması, Çabahar’a bölgenin en mühim ticaret merkezlerinden biri olma potansiyeli veriyor. Çabahar Limanı Projesi, son 5 yıldır taraflar arasında en çok konuşulan konuların başında gelse de Taliban’ın Afganistan’da iktidara gelmesinden sonra projede belirli aksamalar yaşandığını da ifade etmek gerekiyor.

Ermenistan-Hindistan ilişkilerinin geliştirilmesinde en önemli etkenlerden birisi olan Pakistan-Azerbaycan arasındaki siyasî, askerî ve ekonomik ilişkiler yatıyor. 1991'de SSCB'nin dağılmasından sonra Azerbaycan'ın bağımsızlığını Türkiye'den sonra tanıyan ikinci ülke Pakistan oldu ve İslamabad bugüne kadar Ermenistan'ın bağımsızlığını tanımış değil. Pakistan ve Azerbaycan ordularının 2016'dan beri ortak tatbikatlar yürüttüğü ve kapsamlı stratejik güvenlik temasları sürdürdüğü bir ortamda, Hindistan hükumeti İran’ın da desteğiyle Ermenistan’da nüfuz kazanmaya çalışıyor. Yeni Delhi hükumeti en çok, Azerbaycan'ın Karabağ'daki stratejik hedeflerine ulaşması durumunda Ankara-Bakü-İslamabad grubunun çabalarını Keşmir'e odaklayabileceğinden korkuyor.

İran’ın Ermenistan’ı desteklediği açık bir gerçek olarak ortadayken, ülkesindeki Müslümanlara karşı aşırı şovenist ve ırkçı politikalar yürüten Modi hükumetinin İran’la aynı safta olması çok da şaşılacak bir konu değil. Yerel çatışmalarda daima Müslümanların karşısında yer alma eğilimi, Hindistan'ın İsrail, Sırbistan ve Myanmar'a verdiği destekte de kendini gösteriyor.