Dünyanın yetimleri misyonerlerin eline kaldı
Her ne kadar İHH dünyanın en büyük ilk 10 yardım kuruluşu arasına girse de Unicef’in 2020 verilerine göre dünyada 0-18 yaş aralığında 140 milyondan fazla yetim çocuk bulunuyor. Diğer bir deyişler ‘yetimler ülkesi’ nüfusu bakımından dünyanın en büyük 10. ülkesi durumunda. Dünya genelinde yaklaşık 9 milyon yetime yardım götüren ilk 10 kuruluşun 8’i ABD merkezli misyonerler. Bu 8 misyoner kuruluşu dünya genelinde 120 milyondan fazla yetime ulaşıyor.
İHH İnsani Yardım Vakfı, geçtiğimiz günlerde dünya genelinde yardım götürdüğü yetim sayısını 100 binin üzerine çıkararak, bu konuda dünyanın en büyük ilk 10 yardım kuruluşu arasına girdi. Fakat bu güzel haber, ardındaki gerçeklere bakıldığında İslam dünyasının nasıl bir acziyet içinde olduğunu ve dünya yetimlerini kimlerin eline bıraktığını göstermesi açısından vahim bir tabloyu da ortaya koydu.
- Unicef’in 2020 verilerine göre dünyada 0-18 yaş aralığında 140 milyondan fazla yetim çocuk bulunuyor. Diğer bir deyişler ‘yetimler ülkesi’ nüfusu bakımından dünyanın en büyük 10. ülkesi durumunda.
Yetimlerle ilgili yardım faaliyeti yürüten uluslararası 200’den fazla kurum bulunuyor. Bunların ilgilendiği toplam yetim sayısı ise 10 milyon civarında. İHH İnsani Yardım Vakfı, geçtiğimiz günlerde Azerbaycanlı iki yetim kız kardeşi düzenli yardım kapsamına alarak 100 bin yetim sınırını geçti ve bu konuda dünyanın en büyük 10 yardım kuruluşu arasına girdi.
Müslümanlar yetimlerini önemsemiyor
İHH, bu listeye girebilen tek Müslüman kuruluş olma özelliğiyle durumun vahametini de ortaya koydu. Yetim bir Peygamberin (s.a.v) ümmeti olan Müslümanların, dünyadaki yetimlerin büyük çoğunluğu kendi çocukları olmasına rağmen yardım faaliyetlerinde esâmesi bile okunmuyor. Dünya genelinde yaklaşık 9 milyon yetime yardım götüren ilk 10 kuruluşun 8’i ABD merkezli. İHH dışında bir de 100 bin mülteci çocuğu ‘kaybeden’ Almanya’dan bir kuruluş bu listede yer alıyor.
ABD merkezli kuruluşlar, dünya genelinde yardım götürülen yetimlerin yüzde 90’ını himayesine almış durumda. Ve bu kuruluşların içindeki en büyük 3 kuruluş (toplam 6 milyon yetimle ilgileniyorlar) doğrudan misyonerlik faaliyetleri yapmalarıyla tanınıyor. Bunların en büyüğü, “World Vision” isimli ABD yardım kuruluşu. Kendisini “130 ülkede çocuklara ve ailelere yardım eden, kâr amacı gütmeyen, uluslararası bir insani yardım ajansı” olarak tanımlıyor. 4 milyonun üzerindeki yetim sayısıyla dünyada yardım götürülen yetimlerin yaklaşık yarısını bünyesinde bulunduruyor.
Tecavüz ve fuhuş skandalının merkezinde
Fakat geçtiğimiz ay Afrika’da ortaya çıkan bir skandal, bu misyoner ‘yardım kuruluşlarının’ ne tür bir karanlık çarkın içinde olduğunu ortaya koydu.
Kuruluş çalışanlarının, 2018-2020 arasında Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndeki Ebola salgınıyla mücadele ederken DSÖ ile birlikte onlarca kadına tecavüz ettiği ve fuhuş çetesi kurduğu belirlendi.
Kurbanlar, Afrika’da bu ağa düşürülmüş çok daha fazla kadın olduğunu söylüyor. Skandalı araştırmakla görevli olan ve kendisi de tecavüz skandalının odağında yer alan DSÖ ise “Çok fazla vaka yok ama biz yine de araştıracağız” demekle yetindi. UNICEF, Oxfam, Sınır Tanımayan Doktorlar ve Uluslararası Göç Örgütü de benzer skandalların baş aktörü olarak tarihe geçti.
‘Türkiye’de kimse, kimsesiz değildir’
Yetim Vakfının hazırladığı rapora göre, Türkiye'de 22 milyon 876 bin 798 çocuktan 268 bin 843'ü yetim, 81 bin 239'u öksüz. Hem annesi hem de babası vefat etmiş çocuk sayısı ise 4 bin 649.
Türkiye'deki yetim mülteci sayısı tam olarak bilinmiyor ancak saha çalışmalarına göre bu rakamın 300 binin üzerinde olduğu tahmin ediliyor. İşin bir de ‘sosyal yetim’ kısmı var. Parçalanmış ailelerin çocukları ve korunmaya muhtaç çocuklar, yetim çocuklarla aynı sosyal şartlarda büyüyen çocuklar bu sınıfa giriyor. Son iki yılda boşanmalar sebebiyle 265 bin 428 çocuk anne ya da babasından ayrı kalarak ‘sosyal yetim’ statüsüne girdi.