Bu köpekleri doyurmak imkansız

HABER MASASI
Abone Ol

Son birkaç aydır, sokak köpeklerinin saldırıları arttı. Türkiye’nin her noktasından her gün onlarca sokak köpeği saldırısı haberi geliyor. Fakat hem bürokrasi hem de ‘hayvan severler’ bu konuda hiçbir şey yapmama konusunda kararlı. Hatta o kadar ki, başıboş köpeklerin sokakta kalması için büyük bir mücadele veriyorlar. Önceleri masum bir hayvan sevgisi gibi görünen bu durumun artık ticari bir kurnazlık olduğu konusunda herkes hemfikir. Elbette köpeklerin sokak keyfini insan canının önünde tutan sözde hayvanseverler ve yaklaşık 250 milyar dolarlık evcil hayvan pazarından nemalananlar hariç!

Başıboş köpek sorunu o kadar büyük bir hale geldi ki, sadece metropollerde değil, küçük şehirlerde bile bazı sokaklarda yürümek imkansız. Sürüler halinde gezen başıboş köpekler, artık gece-gündüz ayrımı yapmadan insanlara saldırıyor. Geçtiğimiz ay sadece haberlere yansıyan olaylarda biri çocuk 3 genç kız sokak köpeklerinin saldırısında hayatını kaybetti. ‘Sadece haberlere yansıyan’ diyoruz çünkü hiçbir resmi kurum bu konuda istatistik tutmuyor. Saldırı görüntüleri de kameralarca kaydedilmediyse, sokak köpekleri ve onların hamileri otomatik olarak aklanıyor.

‘Kadın cinayetleri’ konusunda her gün açıklamalar yapıp yeni düzenlemeler getiren yetkililer bile geçtiğimiz ay köpekler tarafından öldürülen 3 genç kızı ‘kadın’ sınıfından saymadıği için hiçbir adım atılmadı. Son olarak Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un katıldığı bir canlı yayında söylediği şu sözler, çözüm konusunda vatandaşın çaresiz olduğunu ortaya koydu: “Köpeklerin sokakta olmasının hiçbir zararı yok. Bir kere burayı bir ayıralım. Tehlike arz eden hayvanlar zaten yönetmelikte de net bir şekilde tarif edildi. Bunlar da insanlarımızın yoğun olarak kullandığı alanlarda tasmasız ve maskesiz dolaştırılmayacak. Başıboş tehlike eden bir hayvan varsa bu hayvan barınağına götürülecek ve sahibi ile ilgili gerekli işlem yapılacak.”

Yani Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından tehlikeli ırklar olarak nitelenen Amerikan Pitbull Terrier, Dogo Argentino, Fila Brasilerio, Japanese Tosa, American Staffordshire Terrier ve American Bully cinsleri dışında kalan bir köpek cinsi tarafından saldırıya uğramanız, kanunen yasal görünüyor.

Başıboş köpeklerin hergün sokakta insanlara saldırdığı günlerde Üsküdar Belediyesi’nin sokaklara astırdığı bu ‘tehdit’ afişleri büyük tepki topladı.

  • 250 Milyar dolarlık pazar
  • Dünya genelinde evcil hayvan pazarının toplam büyüklüğünün 250 milyar dolar civarında olduğu tahmin ediliyor. Yıllık ortalama yüzde 6,1’lik artışla 2027 yılında bu rakamın 350 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Mama ve yem, bu maliyetin en büyük kalemi. Küresel evcil hayvan maması pazarının büyüklüğü 2021’de 110,53 milyar dolardı. Pazarın 2022’de 115,50 milyar dolara, 2029 yılına kadar 163,70 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu rakamların da yüzde 60’ını köpek mamaları oluşturuyor. Yani kaba bir hesapla, şu anda 250 milyar dolarlık toplam evcil hayvan pazarının yarısını mama sektörü, onun yüzde 60’ını yani 70 milyar dolarını köpek mamaları oluşturuyor.

Türkiye pazarı çığ gibi büyüyor

Kanun başıboş hayvanları ve onları istismar edenleri yeterince korumasına rağmen geçtiğimiz aralık ayında İçişleri Bakanlığı yeni bir genelge yayınladı.

Türkiye, evcil hayvan pazarı konusunda en hızlı büyüyen ülkelerden biri. Evcil hayvan ürün ve hizmetleri sektörü her yıl yaklaşık olarak yüzde 15 büyüyor. Dünya ortalaması yüzde 6,1. Bu büyüklüğün içinde mama, yem, kum, oyuncak, kozmetik ve bakım ürünleri, sağlık, temizlik ürünleri, özel kıyafetler, sigorta, otel ve kuaförlük gibi birçok farklı kalem bulunuyor. Türkiye’de sadece mama pazarı, 2021’de 2 milyar liralık bir rakama ulaştı. Türkiye, sadece tüketimde değil, üretim ve ihracat konusunda da hızlı büyüyen bir ülke. Türkiye’nin yıllık mama ihracatı 200 milyon dolar civarında.

10 milyon sokak hayvanı var

Ülkemizde evcil hayvan barındırma oranları da oldukça yüksek. Yaklaşık 8 milyon hayvan evcil olarak besleniyor. Türkiye’de 24 milyon hane olduğu göz önüne alındığında, her 3 evden birinde hayvan beslendiği sonucu çıkıyor.

Fakat rakamların daha vahimi, sokakta beslenen hayvan sayısının bundan yüksek olması. 2022 verilerine göre, Türkiye’de 10 milyon sokak hayvanı bulunuyor. AB’nin tahmini verilerine göre dünya genelinde bulunan 600 milyon sokak hayvanının altmışta biri Türkiye’de besleniyor. milletvekili Özlem Zengin, 2021’de yaptığı konuşmada, “Kısırlaştırılma yapılmazsa 10 yıl içinde köpeklerin 60 milyona ulaşması bekleniyor” demişti. Eldeki veriler de bunu destekliyor. Bir sokak köpeğinin yılda 12 ila 18 arası yavru yaptığı hesaplandığında, 5 yıl içinde tek bir köpeğin soyundan 5 bin civarında yeni köpek türeyeceği ön görülüyor. Türkiye’de sokak hayvanları konusunda belediyeler ve mülki amirler yeterli tedbiri almadığı için de, önümüzdeki yıllarda başıboş hayvan sorununun çok daha büyümesi kaçınılmaz görünüyor. Çünkü Türkiye’deki 1300’den fazla belediyeden sadece 250’sinde hayvan barınağı bulunuyor. Ve onlar da başıboş köpekleri toplamak yerine, göstermelik aktivitelerle göz boyamayı tercih ediyor.

  • Kendi ülkelerinde itlaf, Türkiye'de besleme
  • AB’de başıboş hayvanlar için çok katı kurallar uygulanıyor. Hollanda’da sokak hayvanlarına hiçbir şekilde izin verilmediği gibi, köpek sahiplerinde yıllık 120 euro vergi alınıyor. Köpeğinin dışkısını yerden almamanın cezası ise 140 euro. Fransa’da hayvanını sokağa terk eden, 3 yıl hapis ve 45 bin euro cezaya çarptırılıyor. Almanya’da ise bunun cezası 25 bin euro ve 3 yıla kadar hapis. ABD’de barınaklara her yıl 6,5 milyon civarında başıboş sokak hayvanı getiriliyor. Bu hayvanların sahiplendirilemeyen yaklaşık 3 milyonu itlaf ediliyor. AİHM’in, Romanya’da bir grup sokak köpeğinin saldırısında yaralanan bir kişi için Romanya devletini sorumlu tutması ve devletin zararı tazmin etmesi için cezaya hükmetmesi, bu konudaki uluslararası içtihat olarak önümüzde duruyor. Daha AB ülkelerinin pek çoğu, Türkiye’ye gelecek vatandaşlarına bir seyahat uyarısı yaparak ‘Suriye sınırı ve doğu illerinde dikkatli olun. Sokak hayvanlarının saldırısına karşı önlem alın” deniliyor. Buna rağmen AB, 2007’den beri sokak hayvanlarının barınaklarda değil, sokaklarda beslenmesi için Türkiye’deki bazı sözde hayvan hakları savunucularına fon desteği sağlıyor.

Fırsatı ganimet bildiler

Ülkemizde evcil hayvan barındırma oranları da oldukça yüksek. Yaklaşık 8 milyon hayvan evcil olarak besleniyor. Türkiye’de 24 milyon hane olduğu göz önüne alındığında, her 3 evden birinde hayvan beslendiği sonucu çıkıyor.

Dünyanın gelişmiş ülkelerinin aksine Türkiye’de sokak hayvanlarının evcil hayvanlardan fazla olmasını fırsat bilen çok sayıda dolandırıcı, sözde hayvanseverleri ve sokak hayvanlarını beslemek isteyenleri dolandırmak için organize olmaya başladı. Türkiye’de farklı isimlerde onlarca ‘hayvan derneği’ bulunuyor. Hepsinin ortak noktası ise, bir şekilde sokak hayvanlarına sanayi tipi mamalar sağlamak. Bütün hayvan derneklerinin gelirleri bağış ve sponsorluklara dayanıyor ve bu durum da dolandırıcıların önünü açıyor.

5199 sayılı hayvanları koruma kanunu, sokak hayvanlarının toplatılması, itlafı, kısırlaştırılması ya da çoğalmalarının önüne geçilmesi konusunda oldukça yetersiz. Hatta kanun, insanları sokak hayvanlarından değil, başıboş hayvanları insanlardan korumak üzerine kurulu. Başıboş hayvanları istismar eden ve onlar üzerinden büyük rantlar kazanan bu ‘hayvan dernekleri’, kanunun bu açığını kullanarak insanları tehdit ediyor. Başıboş köpeklerin saldırılarına rağmen, sanki asıl tehlike altında olan başıboş köpeklermiş gibi propaganda yapılıyor ve kanun da bunu yayanları destekliyor.

Kanun başıboş hayvanları ve onları istismar edenleri yeterince korumasına rağmen geçtiğimiz aralık ayında İçişleri Bakanlığı yeni bir genelge yayınladı. ‘Kalacak Yeri Olmayan Vatandaşlar ve Sokak Hayvanlarına İlişkin İki Genelge’ başlıklı genelgeyle, başıboş hayvanların toplatılması neredeyse yasaklandı.

“Sokak hayvanlarına yönelik faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları ve yerel hayvan koruma görevlileri ve gönüllüler ile iş birliği yapılacak. Sokak hayvanlarının bulunduğu bölgeler esas alınarak yerel yönetim, kamu kurum ve kuruluşları ile gönüllülerden oluşan “Hayvan Besleme Grupları” oluşturulacak. Yiyecek bulmakta zorlanan sokak hayvanları için başta hayvan barınakları olmak üzere park, bahçe gibi sokak hayvanlarının yaşam alanlarında tespit edilen noktalara düzenli olarak mama, yem, yiyecek ve su bırakılacak” denilen genelgeyle sokaklarda başıboş köpekleri besleyerek tehlikeye davet çıkaran hayvan derneklerinin eli güçlendirildi.

Vatandaşa ise, kendini bu köpeklerden ve hayvan sevicilerden korumak için Yıldız Tilbe’nin yaptığını yapmak kalacak.

Bu haber yayına hazırlanırken, sokakta başıboş köpekler tarafından saldırıya uğrayan insanların haberleri ve dehşet görüntüleri sosyal medyada ve haber ajanslarında akmaya devam ediyordu. Eğer bürokrasi ve yerel yönetimler hayvan derneklerinin oyununa gelip sokakta başoboş köpek bulunmasını normalleştirmeye devam ederse, bu haberlerin de arkası kesilmeyecek. Vatandaşa ise, kendini bu köpeklerden ve hayvan sevicilerden korumak için Yıldız Tilbe’nin yaptığını yapmak kalacak.