Yanlış kulaklık seçimi kulak sağlığını bozuyor

PROF. DR. ZİYA SALTÜRK
Abone Ol

Masum gibi görünse de kulaklık kullanımı, ses düzeyi optimum bir seviyede ayarlanmadığı takdirde işitme ve kulak sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor. Özellikle gençlerin kulaklık kullanımında daha dikkatli olması gerekiyor.

Günümüzde akıllı telefon kullanımının artmasıyla birlikte kulaklık kullanımı da oldukça yaygınlaştı. Özellikle de bu tür cihazları çok sık kullanan gençler, farkında olmadan sağlık açısından çeşitli risklerle karşı karşıya kalabiliyor. Üstelik bu konuda yapılan araştırmalar, kulaklık kullanımında yaş ortalamasının giderek düştüğünü gösteriyor.

Akustik enerjiye dikkat!

Bugünün şartlarında gençler, artık teknolojik aletlerle çok erken yaşlardan itibaren tanışmaya başlıyor. Teknoloji bağımlılığının getirdiği psikolojik ve fiziksel zararlar ortadayken bir de bu cihazların “çevre donanımları” dediğimiz aletlerin kullanımından doğan riskler de gençleri tehdit ediyor. Bunların başında ise bilinçsiz kulaklık kullanımı geliyor. Zira müzik dinleme, film izleme ve oyun oynama gibi aktiviteler için hemen her yaştan insan, yoğun olarak kulaklıkları tercih ediyor. Kulaklık kullanımın olumsuz sonuçlarından etkilenenler arasında gençler ön sıralarda yer alıyor. Farkındalığımızı artırmamız gereken bu konuya tıbbi açıdan bakarsak karşımıza şöyle bir tablo çıkıyor: Gençlerde iç kulak yollarının gelişme aşamasında olması nedeniyle ses, daha hassas bir kanalda toplanıyor. Bu durum gençleri erişkinlere göre daha fazla akustik enerjiye maruz bırakıyor. Bu nedenle gençlerin kulaklık kullanımında daha dikkatli olması gerekiyor.

Kalıcı işitme kaybına yol açabiliyor

Akustik travmanın detayları incelendiğinde, yetişkin bir insan için 70 desibel (dB) ile saatlerce çalışmak herhangi bir sorun oluşturmazken, 100 desibel ile kalıcı işitme kaybı semptomları gelişebiliyor. Hem de sadece birkaç dakika içinde… Hatta 125 desibele çıkıldığında, kalıcı işitme kaybı oluşumu saniyelere kadar inebiliyor. Bu nedenle ses ve kulaklık konusu sanıldığından çok daha fazla önem arz ediyor. Bu değerlerin yetişkinler için yapılan çalışmalar ile elde edilen veriler olduğunu da belirtmemiz lazım. Hâlen kulaklık kullanımı konusunda gençlere yönelik olarak yayınlanmış ayrıntılı bir çalışma bulunmuyor. Fakat farklı bilimsel kaynaklarda, çevresel sesleri azaltan kulaklıkların gençler için daha uygun olduğu belirtiliyor.

Kulaklık seçimi kişiye özel olmalı

Gençlerde iç kulak yollarının gelişme aşamasında olması nedeniyle ses, daha hassas bir kanalda toplanıyor.

Çevresel seslerin kesilmesi durumunda dört desibele kadar düşüş sağlanabiliyor. Burada yetişkinler için üst ses sınırının 80-85 desibel olduğunu vurgulamamızda yarar var. Dünya Sağlık Örgütü ve Uluslararası Telekomünikasyon Birliği, gençlerde, özellikle de ilk ergenlik döneminde sesin 85 desibelin altında tutulması ve haftalık 40 saat ile sınırlandırılmasını öneriyor. Bu noktada işitme kaybı yatkınlığı olan gençlerin kendilerine ayrı bir özen göstermesi gerekiyor. Çünkü bu özel grupta yer alan gençler için ses değerlerinin daha da aşağıya çekilmesi öneriliyor. Ayrıca kulaklıkların, kullanacak kişinin kulağına uygunluğundan emin olmak gerekiyor. Gençlerin kulak yapısına uygun olmayan kulaklıklar, mekanik hasarlara ve buna bağlı olarak dış kulak yolunda enfeksiyonlara neden olabiliyor. Bu nedenle gençlerin kulaklarına uygun, yumuşak kulaklıkların tercih edilmesini tavsiye ediyoruz.

  • Kablosuz kulaklık kullanmak sağlığa zararlı mı?
  • Uzmanlar, bluetooth kulaklık ve buna benzer giyilebilir teknoloji ürünlerinin uzun kullanımının birçok hastalığa yol açabileceğinden bahsediyor. Bu tür kulaklıkların radyo frekanslı ışın türünde iyonlaşmış elektromanyetik dalga yaydığı biliniyor. İlk etapta önlem olarak, özellikle uzun telefon görüşmelerinizi bluetooth kulaklık ile değil, cep telefonunuzun hoparlörleriyle gerçekleştirebilirsiniz.