Üniversite tercihinin püf noktaları
Umarız tercih döneminiz sizler için en güzel şekilde geçer. Unutmayın hiçbir şey için geç değil. Baktınız ki üniversiteyi ya da okuduğunuz bölümü beğenmediniz, her an değiştirebilirsiniz . Tercih sizin! Unutmayın; doğru tercih, hayat kurtarır!
Uzuuun bir maratonun sonuna gelindi. TYT ve AYT’ye girildi, sorular çözüldü, optikler dolduruldu. Stres atmak için tatil yapıldı ve yeni bir heyecanın ilk adımlarını atmanın vakti geldi. Üniversite tercihleri için öğrenciler, yani sizler, tercihlerini kafalarında planlayadursun bizler de sizler için üniversite tercihlerinde hangi faktörlere dikkat edilmesi gerektiğini belirtmiş olalım.
Üniversite mi bölüm mü?
Bu ikilem, aslında en temel soru olarak tercih yapacak öğrencilerin karşısına çıkıyor. Tercihleri yaparken öğrenciler üniversiteyi mi tercih etmeliler yoksa okumak istemedikleri bölüme rağmen sırf üniversite için alakasız bir bölüme mi yerleşmeliler? Tıp, hukuk gibi temel alanlar dışında özel sektördeki çalışanların bölüm fark etmeksizin benzer işler yaptıklarını göz önünde bulundurursak üniversite tercihinin bölümden daha öncelikli olduğunu söyleyebiliriz. Peki, üniversiteyi iyi yapan faktörler nelerdir?
Eğitim kalitesi
Bunların en başında eğitim kalitesi geliyor. Üniversitelerin eğitim kalitesine farklı siteler üzerinden bakılabilir. QS World Ranking ve Times Higher Education, dünya çapında sıralama yapıyor. Bunun yanı sıra akademik kadroya, kadrodaki akademisyen ve profesörlerin makale alıntılamalarına ve puanlamalarına göz atmakta fayda var. Eğer üniversitede kalmak yani akademide devam etmek istiyorsanız sizin için en hayati kısım burası. Birlikte çalışabileceğiniz hocalara daha gitmeden önce karar vermeniz, sizi 3 adım önde başlatacaktır. Üniversitede bir usta-çırak ilişkisi neden olmasın?
Meslek seçme kriterleri
Gelecekteki mesleklere odaklanarak tercih yapmalısınız. Neden ölen bir mesleğe yatırım yapasınız ki? Tercihinizi yapmadan geleceğin mesleklerine bakmalı, mesleğin kendinize uygunluğunu kontrol etmelisiniz. Belki de hayatınızın sonuna kadar bu mesleği yapacağınızı unutmayın. Geleceğin meslekleri ile ilgili makaleleri okuyun ve mutlaka notlar çıkartın. Yapacağınız mesleğin dünyadaki repütasyonuna göz atmanız sizin için önemli. Neden tüm dünya tarafından istenen birisi olmayasınız? Öyle bir mesleği en iyisi şeklinde yapın ki dünyanın her yerinde her an çalışabilesiniz. Ama unutmayın, bu topraklara da borcunuz var.
Bir parantez açmak istiyorum. Eğer bölümünüzü veya üniversitenizi beğenmezseniz üniversite giriş sınavı puanıyla direkt bölüm veya üniversite değişikliği yapabilirsiniz. Hiçbir şey için geç değil fakat vakit nakittir. Doğru tercihler sizlere vakit kazandıracaktır. O yüzden tercihinizi doğru yapmakta yarar var.
Üniversitede sosyal yaşam
Kampüs havasından bahsetmeden olmaz. İş hayatına geçtikten sonra belki bir daha soluyamayacağınız kampüs havasını tatmak için üniversitenizin kampüsünde bol bol vakit geçirmeyi unutmayın. Eğer bir kampüs size huzur veriyorsa sizin yuvanız orası demektir. Çimenler, kediler ve belki de bir deniz ya da göl manzarası. Dört yıl orada bulunduğunuzu düşünsenize. Şahane!
Eğitimin yanı sıra üniversitenin sosyal bir yaşam alanı olduğunu, insanları gerçek hayata hazırlayan en önemli kurum olduğunu da unutmayın. Bununla birlikte 4-5 sene geçireceğiniz bu kurumda belki hayatınızın sonuna kadar birlikte olacağınız arkadaşlar edineceğinizi de bilin. Bu yüzden üniversitede sosyal faaliyetler, arkadaşlıklar ve kulüpler tercih esnasında önemli etkenlerden.
Üniversiteyi tercih listenize yazmadan önce kulüplerine de bir göz atın derim. Bunun için üniversitelerin websitelerini, sosyal medya hesaplarını takibe alabilirsiniz. Kulüpler sizlere bir şeyi öğretmenin yanı sıra networking yapmayı, farklı bölümlerden insanlarla tanışmayı, takım çalışmasına yatkın olmayı öğretecektir. Hem iş hayatına hazırlanırken bir bakarsınız ki kulüp faaliyetlerinden kendinize bir iş, bir staj bile ayarlayıvermişsiniz.
Okulun konumu
İş hayatından bahsetmişken okulunuzun lokasyonuna da değinmeliyiz. Artık her ne kadar uzaktan çalışma imkanları da doğsa birçok şirket ofis mesaisine geri dönmeye çalışıyor. Bu da şirketlere ne kadar yakınsanız o kadar şanslısınız demektir. Bunun için şehir merkezlerine yakın üniversiteleri tercih etmek iş hayatına başlangıç için güzel bir tercih. Aynı zamanda mezunlarla da bağlantı kurabileceğiniz, köklü geçmişe sahip okullar da sizlerin iş hayatına girişinizde kolaylaştırıcı faktör olarak görev alacaktır.
Burs imkanları
Tercih yaparken göz ardı edilmemesi gereken bir nokta da burs imkanları. Bazı üniversitelerin sunduğu ekstra burslar ve imkanlar bulunuyor. Mesela İTÜ ilk 1000 sıralamadan tercih yapan öğrencilere burs sözü veriyor. Bunun gibi birçok farklı özel ve devlet üniversitesi farklı başarılara, farklı bölüm tercihlerine nakdi burs, yemek bursu, bilgisayar, yurt dışı seyahatleri gibi fırsatlar sunabilmekte. Bunlar için üniversitelerin sitelerini gezebilirsiniz.
Tüm bunları araştırmak sizler için zor geliyorsa ve çok farklı üniversitelerin arasında kayboluyorsanız mutlaka ve mutlaka üniversite tanıtım günlerine gitmeyi, üniversite tercih fuarlarına katılmayı unutmayın. Tam bu dönemlerde sizler için kapılarını sonuna kadar açan üniversitelere uğramaktan, üniversite fuarlarında aklınıza gelen tüm soruları oradaki ekibe sormaktan asla ve asla çekinmeyin. Üniversite size bilgi katarken sizler de üniversiteye değer katacaksınız. Bu iş böyledir.
Yurt mu öğrenci evi mi?
Üniversite ile direkt olarak alakalı olmasa da konaklayacağınız yer de sürecinizi değiştirecektir. Yurtta mı kalmak daha faydalı yoksa öğrenci evinde mi kalmak daha faydalı? Herkesin konfor kriterleri farklı olduğu için tavsiyeden ziyade bir taktiği sizlere iletmek istiyorum. Kira, yemek vs. gibi dertleri bir kenara bıraktığımız zaman 1. sınıfta yurtta kalıp yepyeni arkadaşlar edinebilirsiniz. Baktınız yurt hayatı sizlere güzel geliyor, yurtta kalmaya tabii ki devam edebilirsiniz. Ama bu yaşam tarzı size uymuyor ise de tanıştığınız arkadaşlarla eve çıkmayı deneyebilirsiniz. Ama dikkat edin, ev demek daha fazla sorumluluk demek.
Üniversite okurken de kendinizi geliştirin
Üniversitede sunulan imkanlar bazen sizlere yetmeyecektir. Bunlar için dışarıdan ekstra kurslar, dersler almanız gerekebilir. Burada biraz kişisel bir tavsiye vermek istiyorum. Hangi üniversitede okursanız okuyun mutlaka ve mutlaka İngilizcenizi geliştirin. Her ne kadar İngilizcem iyi diyorsanız bile bir tık ötesine götürmek için elinizden geleni yapın. Tüm dünya ile iletişime geçebilmek için en kısa yollardan birisi İngilizce. Bir de kodlama ile ilgili kendinize yatırım yapın. Kod yazmayı öğrenin demiyorum fakat kodlama ile neler yapılabilir, hangi diller ne işe yarar, kodlamada iş akışları nasıl olmalıdır gibi temel olguların farkında olmak önemli. Sadece akademik bilgiden ziyade geleneksel yetenekler de bir o kadar kıymetli. Kendinize basit veya karmaşık bir zevk/beceri/yetenek seçin ve bunu geliştirmeye çalışın. Örnek olarak marangozluk, binicilik, müzik vs. Bu beceriler sizi hiç beklemediğiniz bir anda ön plana çıkartacaktır.
Umarız tercih döneminiz sizler için en güzel şekilde geçer. Unutmayın hiçbir şey için geç değil. Baktınız ki üniversiteyi ya da okuduğunuz bölümü beğenmediniz, her an değiştirebilirsiniz. Tercih sizin!
Unutmayın; doğru tercih, hayat kurtarır!