Kulüplere katıl, hemen şimdi!
Küresel Gençlik Refah İndeksi’ne göre Türkiye, önceki ay gönüllü aktivitelere katılan gençlerin oranında %5’le sondan 2’nci. Dünya ortalaması ise %22. Gençlik Gelişmişlik Endeksi'ne göre Türkiye endeksteki beş kategoriden biri olan sivil katılımda 183 ülke arasında 177. Sırada. Bunlar korkunç rakamlar. Bu demek oluyor ki Türkiye’de gençler hiçbir şey üretmiyor, hayata katılmıyor, öğrendiklerini pratiğe dökecek alanlar bulamıyor.
Yukarıdaki rakamlar değişmeden Türkiye’de gençlerin yeteneklerini geliştirebilmeleri ve iyi olma hallerini artırmaları beklenemez. Genç kardeşim yarından tezi yok, bir öğrenci kulübüne girmelisin, kulüp kurmalısın, bir sivil toplum örgütünün kapısını çalmalısın. Mümkün değil mi? O zaman üç arkadaş bir araya gelip bir projeye başlamalısın. Neden mi?
1.Hayata anlam katar
Birazdan anlatacağım pratik faydalar çok işinize yarayacak ama bence kulüplerin, sivil toplum örgütlerinin en önemli katkısı hayatı anlamlı hale getirmeleridir. Eğer değer üreten bir iş yapıyorsanız, dünyada bir şeyler değiştirmenin keyfine varırsınız. İnsanları eğitmenin, onlara iş bulmanın, lösemili bir çocuğu güldürmenin, bir köy okulunu boyamanın, orada bir kütüphane açtırmanın, uluslararası bir turnuvayı kazanmanın manevi tatmini ve karşılığı çok yüksektir. Bugün gençler pek çok durumda yüksek bir akademik başarıya sahip değillerse - ki çok azı toplumun çizdiği başarı kriterlerini karşılayabiliyor- çevreleri tarafından övülmüyor, kabul görmüyorlar. Sosyal faaliyetler işte burada devreye giriyor. Gençler kendilerine bir hayat amacı edindiklerinde okula ya da sivil toplum örgütüne koşarak gidiyor. Çünkü gazete çıkartacaklar, o gazete okunacak. Münazara yapacaklar, kürsü ilk defa onlara da sunulacak ya da attığı basket tüm okul tarafından coşkuyla karşılanacak. Bu bir gencin hayatı boyunca yapabileceği en güzel şeydir. Hayatını anlamlandırmak.
Ayrıca yazıyı okuyan PDR’cilerin de hak verebileceği gibi pek çok genç, mesleki açıdan yönelmeleri gereken alanların hiç farkında değil. Çünkü lisede deneyimleme imkanları yok. Çoğu zaman tercih yaparken puanlarına yazık olmasın diye tıp yazıyorlar ya da ağızları iyi laf yaptığı için hukuk yazıyorlar. İşletme ve iktisatın arasındaki farkı bilmiyorlar. Yeteneklerinin, ilgi alanlarının farkında değiller. Kulüpler işte tam bu noktada tekrar devreye girip en azından hiç ilgilenmeyecekleri alanları görmelerini sağlıyor.
2.Tecrübe ve yetenek katar
Öğrenci kulüpleri muhteşem staj alanlarıdır. Yeni mezunlar iş aramaya başladıklarında onlardan dahi 2-3 yıl tecrübe isterler. 2 yıl aktif kulüp geçmişi olan bir genç pek çok projeden, organizasyondan bahsedebilir. Takım çalışması, bütçe yönetimi, insan ilişkisi gibi konularda iyi ve kötü tecrübeler biriktirir.
Şirketler artık işe alım yaparken üniversitenize, bölümünüze ve o bölümdeki not ortalamanızdan ÇOK DAHA FAZLA yeteneklerinize bakıyor. Takım çalışmasına yatkınlık, iletişim kabiliyeti, satış yeteneği, problem çözebilme becerisi vb.
Şimdi bir sosyal yardım projesiyle bu yeteneklerin nasıl geliştirilebileceğine bakalım. Diyelim ki Somali’de su kuyusu açtırmak istiyorsunuz. Yapmanız gerekenler;
-Öncelikle bölgenin dertlerini, sıkıntılarını iyi öğrenmeniz gerekiyor zira insanları yardım yapmaya motive edeceksiniz, bu da araştırma yeteneklerinizi geliştirecek, dünyayı kavrayışınızı artıracak.
-Ardından bir plan çıkartacaksınız, o plan şöyle bir şeye benzeyecek.
Daha önce su kuyusu açtırmış kişilerle ve derneklerle konuş, ne gibi zorluklar yaşamışlar. (Pazar Analizi)
Bölgeyi iyi analiz et. Hangi bölgede su kuyusu açılabileceğini, ne kadara mal olacağını, hangi STK’nin bu işi daha iyi yapabileceğini belirle. (İhtiyaç Analizi)
Ekip kur. İnsanları doğru işlere delege et. ( Liderlik Yeteneği)
Ekibini motive tut. Çıkabilecek problemleri öngör ve çözebilecek yöntemler geliştir. ( Liderlik Yeteneği)
Su kuyusu açtırmak için gerekli bütçeyi, muhtemel harcamaları belirle. (Bütçe Yönetimi)
Tanıtım kampanyası hazırla. İnsanları ikna edecek yöntemleri belirle. (Kampanya Yönetimi)
Sunum hazırla, sınıflarda bu sunumu yap. (Sunum Becerisi)
Gerekli parayı toplayabilmeniz için;
-Kermes düzenleyebilir,
-Bağış toplayabilir,
-Kitap ayracı satabilir,
-Online kampanya başlatabilirsiniz.
Tüm bu süreçler de takım çalışmanızı, organizasyon yeteneklerinizi geliştirir. Tüm süreçleri yardım yapanlara şeffaf şekilde sun. (Raporlama Yeteneği ve Şeffaflık)
3.İş bulursunuz
Amerikalıların bir lafı vardır: “Your network is your networth” yani “Bağlantılarınız sizin gerçek değerinizdir.” Yine bu gençlik örgütlenmeleri sayesinde çok daha kolay iş bulursunuz. Şirketler, patronlar CV’den daha çok, öğrencinin “cevval” olup olmadığıyla, bir işi kavrama becerileriyle, iletişim kabiliyetleriyle ilgileniyorlar. Böyle gençleri de tanıma şansları kendi ortamlarında çok da mümkün değil. Fakat okulunuzda yapacağınız bir organizasyon bu durumu tersine çevirebilir. Üniversitede okurken bir ara kongre turizmi ile çok ilgileniyordum. Ulusal, uluslararası organizasyonlar yapıyorduk o dönemde. Bir kulübümüzle Lütfi Kırdar Kongre Merkezi müdürünü okula davet ettik. Güzel de bir organizasyon hazırladık. Detaylara girmeyeceğim. Sayın genel müdürle özel olarak ilgilendim, sektörle ilgili sorular sordum ve kendi ilgimi fazlasıyla gösterdim. Bir hafta sonra beni yanına çağırıp iş teklif etti. Mezun olmak üzere olduğumu düşünmüştü.
Halbuki henüz ikinci sınıftaydım. Kabul edemedim. Bunun gibi hem ben hem de kulüplerde aktif olan onlarca arkadaşım benzer başka hikayeler yaşadık. İleride BOSS isminde bir projeden bahsedeceğim orada çok daha net örnekler paylaşmış olacağım ama somut kanıtlar sunayım. Öğrenci kulüplerinde aktif olan bazı arkadaşlarımın Linkedin profillerine girip şu an bulundukları kariyerlere baktım. İsimlerini vermeyeceğim ama listede şöyle kariyerler var: 2020 itibariyle
Merkez Bankası müfettişi,
-Dışişleri Bakanlığında 3 diplomat,
-Garanti Bankasında 2 Müdür,
-TBMM’de 2 Uzman,
-Çok ünlü bir gazetede haber müdürü,
-3 milletvekili,
-TripAdvisor’a göre dünyanın en beğenilen butik otelinin sahibi
-Daron Acemoğlu’nun yanında MIT doktorasını bitirip şu an Bilkent Üniversitesi’nde çalışan bir akademisyen. (Eski Türkiye Münazara Şampiyonu)
-13 akademisyen
-Ünlü bir bankanın CEO danışmanı
-2 bakan danışmanı
-Turkcell, Türk Telekom, Unilever, THY, PG, Henkel gibi firmalarda çalışan onlarca isim.
-Pek çok girişimci.
Kulüp ve dernekler sayesinde çevrenizi geliştirirsiniz ve ister girişimcilik, ister özel sektör, ister de kamuda çalışın işlerinizi, projelerinizi yaparken bürokrasiyi en aza indirirsiniz. Doğrudan işin muhatabını ararsınız. Whatsap’tan mesaj atarsınız. Çevre edinmek, doğru kişilerin telefonlarının sizde olması ve daha önemlisi sizin telefonunuzun da onlarda olması iş hayatınızda hiç tahmin etmediğiniz kapıları açacak sizlere.
4.Farklı bakış açısı katar
İKSV’nin 2019’da yayınladığı Erken Çocukluktan Gençliğe: Sanatla Büyümek raporunda sanatsal faaliyetlerle ilgilenen çocukların ve gençlerin pek çok konuda yeteneklerini geliştirdiklerinden bahsediyor. Alanla ilgilenenlerin özellikle okumasını tavsiye ederim. Raporun kaynakçalar bölümünden ulaşabileceğiniz uluslararası araştırmalar sanatsal etkinliklerin, gençlerin onlarca konuda gelişimlerini desteklediğini görebilecekler. Birkaç cümleyi direk alıntılayalım: “Müzik, resim ya da tasarım, sanat atölyesinin içeriği ne olursa olsun, bu atölyelerdeki çalışma sürecinde çocukların gözlem ve planlama yapmaları kendilerine verilen yönergeleri hatırlamaları, yaptıkları işe odaklanmaları, dikkatlerini dağıtabilecek tepkiler vermekten kaçınmaları ve yaptıkları işi her adımda değerlendirmeleri gerekir. Dolayısıyla, sanat etkinlikleri pek çok bilişsel becerinin gelişimini destekleyebilecek potansiyele sahiptir.”
Rapor Amerika’da 25.000 çocuğun üzerinde 10 yıl boyunca gerçekleştirilen bir projeye atıf yapıyor. Sanat ve Başarı isimli araştırma projesine göre sanat aktivitelerinde yer almak, özellikle de risk altında yaşayan düşük gelirli gençlerin akademik ve sosyal başarılarına önemli katkılar sunuyor. Araştırmaya göre sanat etkinliklerine daha fazla katılan çocuklar daha az katılan çocuklara kıyasla, okulda daha fazla başarı gösteriyor, notları iyileşiyor. Sanat faaliyetlerine katılan çocukların üniversite derecesi alma şanslarının üç kat daha fazla olduğu, sanat etkinliklerine az katılan çocuklarınsa okuldan mezun olmama risklerinin beş kat daha fazla olduğu görülüyor.
Buradan tabii ki konuyu okullardaki, belediyelerin gençlik merkezlerindeki sanat ve hobi temalı kulüplere getireceğim. Tiyatro, Sinema, Müzik, Resim FRP (fantasy role playing), Oyun kulübü gibi kulüpler olabiliyor. Bu kulüpler, yukarıda da bahsedildiği üzere gençlerin sosyal ve bilişsel pek çok becerisini geliştirdiği gibi dünyaya farklı açılardan bakmalarına, hayal güçlerini geliştirmelerine ve özellikle de gençlerin iyi olma hallerine ciddi katkı sağladıkları çok açık.