Armut piş, ağzıma düş

Bu sözler, taşımacılıktan onarıma; nakliyattan alışverişe kadar çok sayıda konuda sorun yaşayan bir kadının, bu sorunları başarıya dönüştürme sürecini özetliyor. Başak Taşpınar Değim’den bahsediyorum. Kendisi, bugünlerde yaklaşık 350 milyon TL’lik bir hizmet talebini, hizmet verenlerle buluşturan Armut uygulamasının kurucusu. Bu yazımızda, Türkiye’nin en başarılı birkaç kadın girişimcisinden birini konuşacağız. Başarı öyküsünü anlamlandırmak için hikayenin en başına gidelim.

Başak Taşpınar Değim, ‘Küçük problemler hemen çözülmeli’ düşüncesini henüz öğrencilik dönemlerinde benimsemişti. Herhangi bir konuda yaşadığı büyük ya da küçük her aksilik onun canını sıkıyor ancak bunları bir şekilde çözüme ulaştırmayı biliyordu. Yeni bir eve taşındığı günlerde eşya transferi, boya, badana, tadilat ve ev içi tasarım gibi çok sayıda farklı başlıkta, çok sayıda insanla çalışması gerektiğini fark etti. Her bir iş kalemi için farklı internet aramaları yapıyor ancak güvenilir sonuçlarla karşılaşıp karşılaşamayacağı konusunda tereddütler yaşıyordu. Küçük çaplı birkaç deneme sonrası; hemen hemen tüm alanlarda hizmet verenler ve hizmet alanların aynı noktada buluşmasının faydalı olacağı kanaatine vardı. Ailesi ve arkadaşlarıyla gerçekleştirdiği uzun toplantılar sonucu böylesi bir işe girişme kararı belirginleşti. Fikir gayet makuldü. Fayda odaklı, risk almaya değer ve önü açık bir proje… Bir insan bir işe girişmek için başka bir şarta gerek duymamalı sanırım.

Planlama süreçleri sonrası işe uygun bir isim arama süreci de hemen başlamış oldu. Değim, ‘kolaylık’ ve ‘halletmek’ kelimeleriyle kodladığı projesini bir atasözüyle özdeşleştirmişti: “Armut piş, ağzıma düş.” İsim de hazırdı. Böylece Armut.com projesi hayata geçirildi. 2011 Kasım’ında yalnızca 50.000 TL ile insanların her konuda hizmet verip alabildiği platform, resmen kuruldu.

Yeni başlayan her girişimde ortaya çıkan sıkıntılar, Armut için de geçerliydi. Ekip, teknik yapı, nakit gibi problemler günden güne büyüyor, her bir problem için zorlayıcı çözümler gerekiyordu. Değim sabretti, çok çalıştı ve projesine güvendi. Nihayetinde hizmet verenler kazandıkça kazanan bir yapı da oluşmuş oldu. Yalnızca 11 yılda 7.000 kat büyüyen Armut, Türkiye’de kendi alanının en faydalı uygulamalarından biri olarak değerlendiriliyor. Başak Taşpınar Değim, çok sayıda yatırımcının başlangıçtan itibaren kapılarını çaldığını söylese de yatırım almak konusunda hep tedbirli davrandı. Yalnızca para odaklı olmayıp geleceği de düşünen bir vizyonla hareket etti. Bugünden baktığımızda sadece bir fikir olarak ortaya çıkan işin nasıl kurumsallaştırılacağına dair de oldukça güçlü bir örnekle karşı karşıyayız. İnsanların işini zorlaştıran bir sorun, o soruna dair güçlü bir çözüm, çok çalışma ve geleceği planlama… Bu denklemle başlatılıp sürdürülen Armut projesi, bir şeylere girişmek için fırsat kollayan herkese ideal bir örnek sunmuş durumda.

Kendimizi, çevremizi ve hatta bizden uzak ama görebildiğimiz her yeri daha dikkatli yorumlamaya başlamanın tam sırası. Türkiye’nin, hikayesi anlatılan yeni girişimcisi sen olabilirsin.