Abdülhamid Han'ı tahttan indiren 5. mason?

ALİ KUŞ-GAZETECİ
Abone Ol

Meşrutiyet’in ilanı ve Abdülhamid Han’ın tahttan indirilmesinde Masonların rolü en ateşli tartışmalardan.Mason İttihatçılar olan Emmanuel Karaso, Aram Efendi, Esad Toptani ve Arif Hikmet Paşa’nın isimlerini verirken Mason üstadı Celil Layiktez'in ısrarla vurguladığı beşinci mason kimdi?

Mason üstadı Celil Layiktez’in II. Meşrutiyet’in bir “Mason devrimi” olduğunu iddia ederek Abdülhamid’i tahttan indiren beş kişinin de mason olduğu açıklaması tartışmaya yeni bir boyut getirdi.

Osmanlı İmparatorluğu, 27 Nisan 1909 sabahı belki en acı günlerinden birine uyanıyordu. Padişah ve Halife II. Abdülhamid’in ikamet ettiği Yıldız Sarayı’nda o gün farklı bir sessizlik vardı. Nasıl bir tertip olduğu hala gizemini koruyan 31 Mart ayaklanması, Selanik’ten gelen Hareket Ordusu tarafından bastırılmıştı. Şimdi başta Talat Bey olmak üzere İttihatçıların lider kadrosu padişahı tahttan indirmenin çaresini arıyorlardı.

Fetva Emini Hacı Nuri Efendi ve İttihatçıların kuklası haline gelen Şeyhülislam Ziyaeddin Efendi’den hal’ fetvası alındı. Hacı Nuri Efendi’ye zorla imzalatılan fetvada Sultanın 31 Mart Vak’ası’na sebep olduğu, dinî kitapları yaktırdığı, devlet hazinesini israf ettiği ve zalim olduğu şeklindeki iftiralar gerekçe olarak sıralandı.

Hiç kimseyi idam ettirmemiş bir padişaha ‘zalim’ suçlaması yapmak, ancak ona tahttan indirildiğini bildirmeye gelenlerin niyetleri kadar habis olabilirdi. Ellerinde Meclis-i Mebusan’ın aldığı karar, Yıldız Sarayı’nın basamaklarını tırmanan Yahudi Emmanuel Karaso, Ermeni Aram Efendi, Arnavut Esad Toptani ve Gürcü Arif Hikmet Paşa Sultanı tahttan indirmekle görevlendirilmişti.

Yalnız ona “Millet seni istemiyor” mesajı vermek için özenle seçilen bu heyetin ortak bir yönü daha vardı: Hepsinin Mason olması. Osmanlı coğrafyasında Siyonizme geçit vermeyen İslam Halifesine tahttan indirme bildirisini okuyan, bir mason ve Yahudi idi. Nitekim Abdülhamid Han, Selanik’te muhafazasına memur edilen Debreli Zinnur’a “Bana en çok dokunan, bu mason taslağı Yahudi’nin hal’ kararını tebliğ edişi olmuştur” diyerek hicranını ifade eder.

Masonların Sultanın tahttan indirilmesindeki rolü elbette bu dört şahsın Yıldız Sarayı’na bildiriyi ulaştırmasıyla sınırlı değildi. Ondan sonra Masonluk ilk kez Osmanlı coğrafyasında kurumsallaştı ve Maşrık-ı Azam-ı Osmani, yani Osmanlı Büyük Mason Locası kuruldu. Büyük Üstadlığa ise İttihat ve Terakki’nin önde gelen ismi Talat Paşa getirildi.

Nitekim Masonların yayın organı Tesviye dergisinin editörü üstat Mason Celil Layiktez de “İslam Ülkelerinde Masonluk” başlıklı makalesinde Osmanlı Devleti’nde masonluğun nasıl kökleştiğini anlatır. Abdülhamid Han’ın tahttan indirilmesine giden süreçte masonların oynadığı rolü anlatan Layiktez’in “Hareket Ordusu, masonlar tarafından örgütlendi ve yönetildi” ve “Sultan Abdülhamid’e tahttan indirildiğini tebliğ eden beş milletvekilinden oluşan heyettekilerin tamamı Masondu” tespitleri dikkate değer.

Makalesiyle ilgili olarak daha önce kendisiyle görüştüğüm Celil Layiktez, “Bu beş kişinin Mason olduğundan eminiz” demiş, 31 Mart ayaklanmasını bastıran Hareket Ordusu ile ilgili olarak da, “Selanik’teki Hareket Ordusu’nu organize eden İttihat ve Terakki, Emmanuel Karaso’nun başkanı olduğu locada organize oluyordu” diye de eklemişti.

Layiktez, yukarıda zikrettiğimiz dört ismi sayarken ısrarla beşinci bir kişiden daha bahsediyordu. Son halife Abdülmecid Efendi’nin çizdiği, bildirinin Abdülhamid Han’a okunmasını gösteren meşhur tablosunda Emmanuel Karaso sağ eliyle ceketinin altındaki silahını tutarken görülür. Diğer üyelerden Aram Efendi iki elini önünde bağlamış, Esad Paşa Sultan’a hal’ kararını tebliğ ederken sağ eli hareketli olarak, son üye Arif Hikmet ise ellerini yana salıvermiş durumda resmedilir. Resimdeki son isim ise İttihatçıların atadığı başmabeynci Cevad Bey’dir.

Peki Abdülhamid Han’a tahttan indirme kararını tebliğ eden beşinci Mason kimdi?

Abdülhamid Han’ın kızı Şadiye Osmanoğlu hatıratında son başmabeynci Cevad Bey’den bahsediyor. İttihat ve Terakki tarafından Tahsin Paşa’nın yerine atanan mebusları Cevad Bey’in göreve gelir gelmez ilk defa huzura çıktığında “Ah efendiciğim, ben sizin sâdık bendenizim” dediğini, Abdülhamid Han çekmecesinden bir deste banknot alıp kendisine verince de yerlere kapanıp ayaklarını öpmeye çalıştığını anlatıyor. Ancak İttihatçıların Cevad Bey aracılığı ile Abdülhamid Han’ın tahttan indirilmesinin ardından Yıldız Sarayı’nı derhal terk etmesini istediklerinde durum değişiyor. Şadiye Osmanoğlu bundan sonra yaşananları şöyle anlatıyor:

“Cevad Bey, maalesef birkaç gün önce bir deste banknotu aldığı vakit yerlere kapanarak ayaklarını öptüğü babama, çok ağır sözler sarf ederek bildirdi. Ağzına aldığı kelimeler terbiye dışı idi, alelade bir adama dahi söylenmesi ayıptı, işte babam o zaman çok mahzun oldu. Cevad Bey de ‘Başınıza gelen ve gelecekleri evvelce düşünseydiniz!’ şeklinde cevap verdi.”

Şadiye Osmanoğlu’nun anlattıklarından, Celil Layiktez’in bahsettiği Abdülhamid Han’a tahttan indirildiğini bildiren beşinci Masonun İttihat ve Terakki Mebusu Cevad Bey olduğu anlaşılsa da 27 Nisan 1909 günü Yıldız Sarayı’nın Küçük Mabeyn Köşkü’nün salonunda yaşanan o trajik olay hala gizemini koruyor.